Üniversiteye girişte melez sistem
- Ayrıntılar
- Kategori: Gündem
- Pazartesi, 11 Mart 2013 09:54 tarihinde oluşturuldu
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın “Üniversiteler kendi sınavını yapabilir” açıklamasının ardından ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Acar da, üniversiteye girişte “melez sistem” önerdi.
Sınavsız üniversite formatının iyi çalışılmadan yaşama geçirilmesinin sıkıntı yaratacağını söyleyen ODTÜ Rektörü Prof. Acar, öncelikle pilot bir uygulama yapılmasını önerdi.
Bakan Avcı’nın ortaöğretim ve yükseköğretime geçişle ilgili sınavsız sistem çerçevesindeki çalışmalar ile ilgili olarak “Üniversiteler kendi sınavlarını yapabilir” açıklaması tartışma yarattı. Yeni üniversite yerleştirme tartışmalarını ile ilgili Cumhuriyet’e değerlendiren ODTÜ Rektörü Prof. Acar, “Bunun arkasında nasıl bir çalışma var, neye bakarak bu söylendi. Pek de çalışma yok. Bir fikir atılıyor ortaya ama arkasında tartışılacak 3 sayfalık bir yazı yok. Sınavsız üniversitenin gerekçesi ne? Sınav kalkarsa üniversitelerin daha iyi öğrenci seçebileceğini mi düşünüyoruz” dedi.
‘Kalan sağlar bizimdir’ sistemi
Sınavsız üniversite formatının yurtdışında örneklerinin olduğunu belirten Acar, “Avrupa’da herkesin istediği üniversiteye girmesinin ardından ‘kalan sağlar bizimdir’ dediğimiz sistemler var. 1. sene sınıf 1000 kişi oluyor. 2. sene sınıf 100 kişiye düşüyor, yani eleniyor” bilgisini verdi. Acar, yine yurtdışında örnekleri olan melez sistemin ayrıntılarını da anlattı.
“Üniversiteler merkezi sınav ile 100 öğrenci alır, ayrıca kendi kıstasları ile kendi sınavı ile 10 kişilik kontenjan alır. Deneyelim, aldığımız 10 öğrenci, merkezi olarak gelen 100 öğrenciden daha başarılı oluyor mu, olmuyor mu? Bu melez sistem pilot olarak denenebilir” önerisini sunan Acar, bizim sistemimiz budur, tek doğru da budur anlayışından vazgeçilmesi gerektiğini söyledi.
‘Araştırma görevlisini seçemiyorum ki’
Evrensel üniversite özerklik ilkelerinin içinde kendi öğrencisini seçebilmenin de olduğunu belirten Acar, “Üniversite kendi araştırma görevlisini seçemiyor. Araştırma görevlisini seçemezken, öğrenciyi seçebilmek daha mı önemli, daha mı öncelikli? Mali özerklik yok, personel rejiminde özerkliğimiz yok. Onları bırakıp da neden buradan başlıyoruz?” tepkisini gösterdi. Sınavsız sistemin gerekçelerinden biri olan dershanelerin kapatılması projesini de değerlendiren Acar, “Ben dershanelerin kapatılabileceğini sanmıyorum. Yarışma olduğu müddetçe, insanların hayatını değşitirecek bir hedef varsa, bunlar bir şekilde varlığını koruyacak. Liseler öğrenci yetiştiremiyor ki, nasıl kaldırır ben bilmiyorum. Kapatılan dershane yer altına iner. Farklı kisveler altında bu hizmet verilir” dedi.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
-
Eğitimde Güçlü Stratejik İletişim: Halkla ilişkiler ve kurumsal iletişim ile marka değeriniz nasıl yükselir?
-
'Özel okulların yaklaşık %50 kapasitesi atıl durumda olacak'
-
İbrahim Taşel Ortaokulunun açılışını Bakan Yusuf Tekin yaptı
-
‘Okul standartları gelecekte global ölçekte değerlendirilecek’
-
Bakan Yusuf Tekin’den TÜSİAD konferansında 12 zor soru
-
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli İzleme ve Değerlendirme Sistemi TTKB-İDES hayata geçirildi
-
MEB’den okullarda şiddete karşı yeni genelge
-
Çoklu Yabancı Dil Eğitim Modeli yaygınlaştırılacak
-
Çevreci okullara Yeşil Bayrak
-
Girne Koleji yeni Kampüsünü Manisa’da açtı