Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

kilis_anadolu_lisesiKilis'te 21 yıl önce öğrencilerde otokontrolü geliştirmek amacıyla başlatılan "Zilsiz Okul Projesi" kapsamında 4 lisede yıllardır teneffüs arası için zil çalmıyor.

Yaklaşık 21 yıl önce eski ismi Kilis Anadolu Lisesi olan 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinde başlatılan proje, daha sonra kapsamı genişletilerek 4 okulda devreye sokuldu. Okullarda görev yapan öğretmenler ile öğrenciler, koridor ve sınıflara yerleştirilen saatlerle ders başı yapıp teneffüse çıkıyorlar. Böylelikle öğrencilerin kendi zamanlarını kontrol etmesi sağlanıyor.
İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Alagöz, yaklaşık 4 ay önce göreve başladığını hatırlatarak, yaptıkları incelemenin ardından okullarda başlatılan uygulamadan olumlu sonuçlar alındığını söyledi.
Proje sayesinde kent genelindeki 4 lisede ders zilinin kullanılmadığını anlatan Alagöz, 1995 yılından beri süren projenin olumlu yansımaları olduğuna işaret etti.
Okullarda öğretimin yanı sıra eğitimin de hayata geçirildiğini aktaran Alagöz, şöyle konuştu: "Proje sayesinde çevre gürültüsünü de engellemiş oluyoruz. Yani mahallede yaşayan insanların zil sesiyle yatıp kalkmaları gibi bir durum olmuyor. Öğrencilerimiz en azından 'Benim 10 dakikalık bir teneffüs sürem var 10 dakika sonra derste olacağım' diyebiliyor. Öğretmenlerimiz aynı şekilde 'ders saati başlamıştır gitmem lazım' diyebiliyor. En azından insanlar 'ben sorumluluğumu biliyorum, dinleneceğim, ders yapacağım, dersi dinleyeceğim, zaman benim için çok önemlidir' düşüncesiyle hareket ediyor. Yani projeyle hem çevre gürültüsü engellenmiş oluyor hemde öğrencilerimiz zamanı daha dengeli kullanmayı öğreniyor."

"Marjinal bir karardı"
Projeyi hayata geçiren emekli öğretmen İlhami Toprak da 21 yıl önce başlattığı projenin çok marjinal bir karar olduğunu ancak o dönem projeyi öğrenci ve öğretmenlerin desteğiyle uygulamaya koyduklarını söyledi.
Zilin kullanılmadığı dönemlerde öğrenci ve öğretmenlerin daha dikkatli olduğunu gözlemlediklerini aktaran Toprak, "Sistem çok kısa bir sürede oturdu. 5 dakikalık zamanı idare edemeyen bir insanın hayatı idare edemeyeceğini düşünerek projeyi başlatmıştık. Bizim çocuklarımız 17-18 yaşında, 5-10 dakikalık zaman dilimini rahat kullanabilecek kapasitede diye düşündük ve bizi pişman etmediler." dedi.
Projenin uygulandığı okullardan Mübeccel Suphi Yavaşça Sosyal Bilimler Lisesinin müdürü Abdulhaluk Oğuz ise öğretmenler kurulunda aldıkları kararla öğrencilerin otokontrollerini sağlamalarına destek olmak için yaklaşık 3 yıldır okullarında zil çalmadığını aktardı.
Oğuz, uygulamanın ilk yürürlüğe girdiği dönemlerde birtakım sıkıntılar yaşandığını ancak bir süre sonra çocukların alıştığını ve otokontrollerinin geliştiğini ifade ederek, "Okulumuzda hiç zil olmadı, öyle başladık ve devam ettirmeyi düşünüyoruz. Öğrencilerimiz komuta ihtiyaç duymadan görev bilinciyle hareket etmeye başladılar. Şu anda zil sesi duyduklarında 'hocam bir gürültü var' diyorlar. Hatta komşu okulların zil sesi çocuklara garip geliyor." diye konuştu.
15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesi Müdürü Salihiddin Ataköşker de 10 yıl önce göreve başladığında uygulamada olan projeyi kendisinin de devam ettirdiğini belirtti.
Ataköşker, öğretmenlerle yaptıkları istişareler sonucu projenin devamına karar verdiklerine işaret ederek, şunları kaydetti: "Yaptığımız toplantılarda öğretmenlerimiz uygulamanın çok güzel olduğunu, çocuklarda sorumluluk bilincinin, özgür iradesini kullanma alışkanlığının olduğunu ifade ettiler. Bunun üzerine projeye devam etme kararı aldık. Öğrencilerin hayata atılmasında, sorumluluk sahibi olmasında, özgür iradesini kullanmasında, zamanı planlayarak kullanabilmesi açısından çok önemli olduğunu gözlemliyoruz. Sınavlarda da özellikle faydalı olduğunu görüyoruz. Geleceğin Türkiyesi için bu ve benzeri uygulamaların önemli olduğunu kanaatindeyim."
15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesi Rehber Öğretmeni Bilge Kaya uygulamanın öğrencileri disiplin altına alan bir durum olduğunu, iradeli ve istekli öğrenci kitlesi oluşturduğuna işaret etti. Projenin öğrencilere disiplin, otokontrol, denetim gibi becerilerinin gelişmesine katkı sağladığını anlatan Kaya, böylece öğrencilerin zamanı daha dikkatli ve kaliteli kullandığını dile getirdi.

 Öğrenciler de memnun
Öğrencilerden Nadir Zeytcioğlu da ilk önceleri derslere hep geç kaldığını, ancak daha sonra sorumluluğun kendisinde olduğunu anlamaya başladığını vurguladı. Zamanla derslere zamanında gelmeye başladığını dile getiren Zeytcioğlu, "Geç kalmamak için ne yapabilirim diye kol saati aldım ve derslere tam zamanında girmeye başladım. Böyle kendimi daha sorumluluk sahibi hissediyorum." dedi. Öğrencilerden Kemal Şahin uygulamayla daha fazla sorumluluk sahibi ve dakik olduklarını söyledi. Öğrencilerden Asena Şıkoğlu ise uygulama sayesinde özellikle sınavlarda daha kolay hareket ettiğini aktardı.


> Bu okullarda 21 yıldır 'ders zili' çalmıyor

kilis_anadolu_lisesiKilis'te 21 yıl önce öğrencilerde otokontrolü geliştirmek amacıyla başlatılan "Zilsiz Okul Projesi" kapsamında 4 lisede yıllardır teneffüs arası için zil çalmıyor.

Yaklaşık 21 yıl önce eski ismi Kilis Anadolu Lisesi olan 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinde başlatılan proje, daha sonra kapsamı genişletilerek 4 okulda devreye sokuldu. Okullarda görev yapan öğretmenler ile öğrenciler, koridor ve sınıflara yerleştirilen saatlerle ders başı yapıp teneffüse çıkıyorlar. Böylelikle öğrencilerin kendi zamanlarını kontrol etmesi sağlanıyor.
İl Milli Eğitim Müdürü Ahmet Alagöz, yaklaşık 4 ay önce göreve başladığını hatırlatarak, yaptıkları incelemenin ardından okullarda başlatılan uygulamadan olumlu sonuçlar alındığını söyledi.
Proje sayesinde kent genelindeki 4 lisede ders zilinin kullanılmadığını anlatan Alagöz, 1995 yılından beri süren projenin olumlu yansımaları olduğuna işaret etti.
Okullarda öğretimin yanı sıra eğitimin de hayata geçirildiğini aktaran Alagöz, şöyle konuştu: "Proje sayesinde çevre gürültüsünü de engellemiş oluyoruz. Yani mahallede yaşayan insanların zil sesiyle yatıp kalkmaları gibi bir durum olmuyor. Öğrencilerimiz en azından 'Benim 10 dakikalık bir teneffüs sürem var 10 dakika sonra derste olacağım' diyebiliyor. Öğretmenlerimiz aynı şekilde 'ders saati başlamıştır gitmem lazım' diyebiliyor. En azından insanlar 'ben sorumluluğumu biliyorum, dinleneceğim, ders yapacağım, dersi dinleyeceğim, zaman benim için çok önemlidir' düşüncesiyle hareket ediyor. Yani projeyle hem çevre gürültüsü engellenmiş oluyor hemde öğrencilerimiz zamanı daha dengeli kullanmayı öğreniyor."

"Marjinal bir karardı"
Projeyi hayata geçiren emekli öğretmen İlhami Toprak da 21 yıl önce başlattığı projenin çok marjinal bir karar olduğunu ancak o dönem projeyi öğrenci ve öğretmenlerin desteğiyle uygulamaya koyduklarını söyledi.
Zilin kullanılmadığı dönemlerde öğrenci ve öğretmenlerin daha dikkatli olduğunu gözlemlediklerini aktaran Toprak, "Sistem çok kısa bir sürede oturdu. 5 dakikalık zamanı idare edemeyen bir insanın hayatı idare edemeyeceğini düşünerek projeyi başlatmıştık. Bizim çocuklarımız 17-18 yaşında, 5-10 dakikalık zaman dilimini rahat kullanabilecek kapasitede diye düşündük ve bizi pişman etmediler." dedi.
Projenin uygulandığı okullardan Mübeccel Suphi Yavaşça Sosyal Bilimler Lisesinin müdürü Abdulhaluk Oğuz ise öğretmenler kurulunda aldıkları kararla öğrencilerin otokontrollerini sağlamalarına destek olmak için yaklaşık 3 yıldır okullarında zil çalmadığını aktardı.
Oğuz, uygulamanın ilk yürürlüğe girdiği dönemlerde birtakım sıkıntılar yaşandığını ancak bir süre sonra çocukların alıştığını ve otokontrollerinin geliştiğini ifade ederek, "Okulumuzda hiç zil olmadı, öyle başladık ve devam ettirmeyi düşünüyoruz. Öğrencilerimiz komuta ihtiyaç duymadan görev bilinciyle hareket etmeye başladılar. Şu anda zil sesi duyduklarında 'hocam bir gürültü var' diyorlar. Hatta komşu okulların zil sesi çocuklara garip geliyor." diye konuştu.
15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesi Müdürü Salihiddin Ataköşker de 10 yıl önce göreve başladığında uygulamada olan projeyi kendisinin de devam ettirdiğini belirtti.
Ataköşker, öğretmenlerle yaptıkları istişareler sonucu projenin devamına karar verdiklerine işaret ederek, şunları kaydetti: "Yaptığımız toplantılarda öğretmenlerimiz uygulamanın çok güzel olduğunu, çocuklarda sorumluluk bilincinin, özgür iradesini kullanma alışkanlığının olduğunu ifade ettiler. Bunun üzerine projeye devam etme kararı aldık. Öğrencilerin hayata atılmasında, sorumluluk sahibi olmasında, özgür iradesini kullanmasında, zamanı planlayarak kullanabilmesi açısından çok önemli olduğunu gözlemliyoruz. Sınavlarda da özellikle faydalı olduğunu görüyoruz. Geleceğin Türkiyesi için bu ve benzeri uygulamaların önemli olduğunu kanaatindeyim."
15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesi Rehber Öğretmeni Bilge Kaya uygulamanın öğrencileri disiplin altına alan bir durum olduğunu, iradeli ve istekli öğrenci kitlesi oluşturduğuna işaret etti. Projenin öğrencilere disiplin, otokontrol, denetim gibi becerilerinin gelişmesine katkı sağladığını anlatan Kaya, böylece öğrencilerin zamanı daha dikkatli ve kaliteli kullandığını dile getirdi.

 Öğrenciler de memnun
Öğrencilerden Nadir Zeytcioğlu da ilk önceleri derslere hep geç kaldığını, ancak daha sonra sorumluluğun kendisinde olduğunu anlamaya başladığını vurguladı. Zamanla derslere zamanında gelmeye başladığını dile getiren Zeytcioğlu, "Geç kalmamak için ne yapabilirim diye kol saati aldım ve derslere tam zamanında girmeye başladım. Böyle kendimi daha sorumluluk sahibi hissediyorum." dedi. Öğrencilerden Kemal Şahin uygulamayla daha fazla sorumluluk sahibi ve dakik olduklarını söyledi. Öğrencilerden Asena Şıkoğlu ise uygulama sayesinde özellikle sınavlarda daha kolay hareket ettiğini aktardı.


Son Güncelleme: Pazar, 06 Kasım 2016 17:12

Gösterim: 1880

"Doçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇nde Deği̇şi̇kli̇k Yapılmasına Dair Yönetmelik", Resmi Gazete'de yayımlandı.

 

resmiDoçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇'nde yapılan değişikliğe göre, doçentlik sınavının eser incelemesinde başarılı olmasına rağmen birinci, ikinci veya üçüncü sözlü sınavda başarı elde edemeyen ya da başarısız sayılan aday, her defasında en erken izleyen ikinci sınav döneminde sözlü sınav için yeniden başvurabilecek.
"Doçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇nde Deği̇şi̇kli̇k Yapılmasına Dair Yönetmelik", Resmi Gazete'de yayımlandı.
Değişiklikle, 6 Ekim 2016 tarihli ve 29849 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Doçentlik Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in yürürlüğe girmesinden önce eserlerin incelenmesi aşamasında başarılı olan adaylar hakkında yeni yönetmeliğin nispeten ağırlaştırılmış hükümleri yerine, eski yönetmelikte öngörülen "en erken izleyen ikinci sınav dönemi" hükmü uygulanacak.
Buna göre, doçentlik sınavının eser incelemesinde başarılı olmasına rağmen birinci, ikinci veya üçüncü sözlü sınavda başarısız olan veya başarısız sayılan aday, her defasında en erken izleyen ikinci sınav döneminde sözlü sınav için yeniden başvuruda bulunabilecek.
Üçüncü kez sözlü sınavdan başarısız bulunan doçent adayı için salt çoğunluğu sağlayacak sayıda üyenin değiştirilmesi şartıyla yeni bir jüri oluşturulacak.


> Doçentlik Sınav Yönetmeliği'nde değişiklik

"Doçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇nde Deği̇şi̇kli̇k Yapılmasına Dair Yönetmelik", Resmi Gazete'de yayımlandı.

 

resmiDoçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇'nde yapılan değişikliğe göre, doçentlik sınavının eser incelemesinde başarılı olmasına rağmen birinci, ikinci veya üçüncü sözlü sınavda başarı elde edemeyen ya da başarısız sayılan aday, her defasında en erken izleyen ikinci sınav döneminde sözlü sınav için yeniden başvurabilecek.
"Doçentli̇k Sınav Yönetmeli̇ği̇nde Deği̇şi̇kli̇k Yapılmasına Dair Yönetmelik", Resmi Gazete'de yayımlandı.
Değişiklikle, 6 Ekim 2016 tarihli ve 29849 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Doçentlik Sınav Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in yürürlüğe girmesinden önce eserlerin incelenmesi aşamasında başarılı olan adaylar hakkında yeni yönetmeliğin nispeten ağırlaştırılmış hükümleri yerine, eski yönetmelikte öngörülen "en erken izleyen ikinci sınav dönemi" hükmü uygulanacak.
Buna göre, doçentlik sınavının eser incelemesinde başarılı olmasına rağmen birinci, ikinci veya üçüncü sözlü sınavda başarısız olan veya başarısız sayılan aday, her defasında en erken izleyen ikinci sınav döneminde sözlü sınav için yeniden başvuruda bulunabilecek.
Üçüncü kez sözlü sınavdan başarısız bulunan doçent adayı için salt çoğunluğu sağlayacak sayıda üyenin değiştirilmesi şartıyla yeni bir jüri oluşturulacak.


Son Güncelleme: Cuma, 04 Kasım 2016 11:24

Gösterim: 1962

Dikey Geçiş Sınavı ek yerleştirme tercih işlemleri başladı. Tercih işlemleri 7 Kasım'a kadar yapılabilecek.

 

dgsÖSYM'nin internet sitesinde yer alan bilgiye göre, DGS'de ek yerleştirme tercihinde bulunacak adaylar başvurularını, 7 Kasım'a kadar bireysel olarak, ÖSYM'nin "https://ais.osym.gov.tr" internet adresinden TC kimlik numaraları ve şifreleri kullanılarak elektronik ortamda yapacak.
Dikey Geçiş Sınavı, meslek yüksekokulları ile açıköğretim ön lisans programlarından mezun olan başarılı öğrencilerin lisans programlarına dikey geçişle yerleştirilebilmeleri için ÖSYM tarafından düzenleniyor.


> Dikey Geçiş Sınavı ek yerleştirmeler başladı

Dikey Geçiş Sınavı ek yerleştirme tercih işlemleri başladı. Tercih işlemleri 7 Kasım'a kadar yapılabilecek.

 

dgsÖSYM'nin internet sitesinde yer alan bilgiye göre, DGS'de ek yerleştirme tercihinde bulunacak adaylar başvurularını, 7 Kasım'a kadar bireysel olarak, ÖSYM'nin "https://ais.osym.gov.tr" internet adresinden TC kimlik numaraları ve şifreleri kullanılarak elektronik ortamda yapacak.
Dikey Geçiş Sınavı, meslek yüksekokulları ile açıköğretim ön lisans programlarından mezun olan başarılı öğrencilerin lisans programlarına dikey geçişle yerleştirilebilmeleri için ÖSYM tarafından düzenleniyor.


Son Güncelleme: Perşembe, 03 Kasım 2016 12:07

Gösterim: 2177

MEB, Suriyeli öğrencilerin Türkçeyi daha iyi öğrenebilmesi için Türkçe öğretmenliği, Türk dili ve edebiyatı öğretmenliği ve sınıf öğretmenliği branşlarından 4 bin 200 öğretmeni bir yıllığına istihdam edecek.

 

mebMilli Eğitim Bakanlığı ile Avrupa Birliği arasında imzalanan "Suriyeli Öğrencilerin Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonu" projesi kapsamında Geçici Eğitim Merkezlerinde (GEM) ve Suriyeli öğrencilerin yoğun olduğu MEB'e bağlı okullarda çalışmak üzere birinci etapta 4 bin 200 öğretmeni bir yıllığına istihdam edecek.
MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Ali Rıza Altunel, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye arasındaki Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde, AB'nin, Suriyeli öğrencilerin Türk eğitim sistemine entegrasyonu için proje kapsamında 300 milyon avroluk destek vereceğini söyledi.
Suriyeli öğrenciler için kurulan Geçici Eğitim Merkezilerinde 327 bin yabancı öğrencinin eğitim aldığını söyleyen Altunel, "GEM'ler, Suriyelilerin yaşadıkları şehirlerde okullaşma sorunu yaşamalarından dolayı oluşturduğumuz alanlardır. Alacağımız 4 bin 200 öğretmenimiz GEM'lerde ve Suriyeli öğrencilerin eğitim gördüğü Bakanlığımıza bağlı okullarda çalışacaklar." diye konuştu.

 

3 bin TL’nin üstünde maaş alacaklar

 

Projenin uygulanma sürecine geçen hafta başlandığını ve toplam 300 milyon avroluk finans desteğinin 90 milyon avrosunu aldıklarını dile getiren Altunel, şunları söyledi: "AB projesi kapsamında verilecek 3 bin avroyu Suriyeli çocukların eğitimi için en iyi şekilde kullanacağız. Suriyelilere Türkçe öğretimi için 500 Türk dili ve edebiyatı, 700 Türkçe öğretmenliği ve 3 bin sınıf öğretmenliği branşlarından mezun öğretmenleri geçici olarak istihdam edeceğiz. Öğretmenlerimizi bir yıllığına alacağız. Çalışacakları süre zarfında yaklaşık 3 bin TL’nin üstünde maaş alacaklar."
Öğretmen adaylarının, Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) puanlarıyla başvuru yapacaklarını ve sözlü mülakata katılabilmek için branşlara ayrılan kadro sayısının iki katı aday içinde olmaları gerektiğini ifade eden Altunel, bir yıllığına çalışacak öğretmenlerin görevinin ihtiyaç dahilinde ve AB’nin proje desteği devam ettiği sürece uzatabileceğini bildirdi.

 

Şartlı nakit desteği ile yaşama katkı

 

Suriyeli vatandaşların 23 şehirde yoğun yaşadıklarını ve öğretmenlerin yüzde 80'inin buralarda istihdam edileceğini anlatan Altunel, "En yoğun yaşadıkları iller, Hatay, Gaziantep, Urfa, Kilis ve İstanbul'dur. Dolayısıyla bu alınacak öğretmenlerin yüzde 80'i bu illerde istihdam edilecek, kalan yüzde 20’lik kısmı ise Bursa, Ankara, Kahramanmaraş başta olmak üzere diğer illerde istihdam edilecek." dedi.
Gelir düzeyi düşük ailelere şartlı nakit desteği yardımının Suriyeli çocuklara da yapılmasını planladıklarını söyleyen Altunel şu değerlendirmede bulundu: "Ülkemizde eğitim çağında 833 bin Suriyeli çocuk bulunuyor. Maalesef bunların 475 binini okullaştırabilmiş vaziyetteyiz. Okuyamayan öğrencilerin bir kısmı ailelerinin geçimlerini temin etmek için çalışmak durumunda kalıyor. Şartlı nakit desteği ile 20 bine yakın Suriyeli çocuğun ailelerine yük olmalarını engellemiş olacağız. Hem de onlara katkı sunmuş olacağız."

 

Başvurular 8-10 Kasım tarihlerinde

 

Müracaat etmek isteyen adaylar, 8-10 Kasım tarihlerinde 81 ilde elektronik ortamda başvuru yapacaklar ve il milli eğitim müdürlüklerine başvurularını onaylatacak.
Öğretmen adayları, müracaat için gerekli belgeler ve diğer şartları, ilgili genel müdürlüğün "hbogm.meb.gov.tr" adresinden ulaşabilecek.
Mülakat günü ve yeri aynı siteden duyurulacak.


> MEB 4 bin 200 öğretmen alacak

MEB, Suriyeli öğrencilerin Türkçeyi daha iyi öğrenebilmesi için Türkçe öğretmenliği, Türk dili ve edebiyatı öğretmenliği ve sınıf öğretmenliği branşlarından 4 bin 200 öğretmeni bir yıllığına istihdam edecek.

 

mebMilli Eğitim Bakanlığı ile Avrupa Birliği arasında imzalanan "Suriyeli Öğrencilerin Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonu" projesi kapsamında Geçici Eğitim Merkezlerinde (GEM) ve Suriyeli öğrencilerin yoğun olduğu MEB'e bağlı okullarda çalışmak üzere birinci etapta 4 bin 200 öğretmeni bir yıllığına istihdam edecek.
MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Ali Rıza Altunel, Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye arasındaki Geri Kabul Anlaşması çerçevesinde, AB'nin, Suriyeli öğrencilerin Türk eğitim sistemine entegrasyonu için proje kapsamında 300 milyon avroluk destek vereceğini söyledi.
Suriyeli öğrenciler için kurulan Geçici Eğitim Merkezilerinde 327 bin yabancı öğrencinin eğitim aldığını söyleyen Altunel, "GEM'ler, Suriyelilerin yaşadıkları şehirlerde okullaşma sorunu yaşamalarından dolayı oluşturduğumuz alanlardır. Alacağımız 4 bin 200 öğretmenimiz GEM'lerde ve Suriyeli öğrencilerin eğitim gördüğü Bakanlığımıza bağlı okullarda çalışacaklar." diye konuştu.

 

3 bin TL’nin üstünde maaş alacaklar

 

Projenin uygulanma sürecine geçen hafta başlandığını ve toplam 300 milyon avroluk finans desteğinin 90 milyon avrosunu aldıklarını dile getiren Altunel, şunları söyledi: "AB projesi kapsamında verilecek 3 bin avroyu Suriyeli çocukların eğitimi için en iyi şekilde kullanacağız. Suriyelilere Türkçe öğretimi için 500 Türk dili ve edebiyatı, 700 Türkçe öğretmenliği ve 3 bin sınıf öğretmenliği branşlarından mezun öğretmenleri geçici olarak istihdam edeceğiz. Öğretmenlerimizi bir yıllığına alacağız. Çalışacakları süre zarfında yaklaşık 3 bin TL’nin üstünde maaş alacaklar."
Öğretmen adaylarının, Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) puanlarıyla başvuru yapacaklarını ve sözlü mülakata katılabilmek için branşlara ayrılan kadro sayısının iki katı aday içinde olmaları gerektiğini ifade eden Altunel, bir yıllığına çalışacak öğretmenlerin görevinin ihtiyaç dahilinde ve AB’nin proje desteği devam ettiği sürece uzatabileceğini bildirdi.

 

Şartlı nakit desteği ile yaşama katkı

 

Suriyeli vatandaşların 23 şehirde yoğun yaşadıklarını ve öğretmenlerin yüzde 80'inin buralarda istihdam edileceğini anlatan Altunel, "En yoğun yaşadıkları iller, Hatay, Gaziantep, Urfa, Kilis ve İstanbul'dur. Dolayısıyla bu alınacak öğretmenlerin yüzde 80'i bu illerde istihdam edilecek, kalan yüzde 20’lik kısmı ise Bursa, Ankara, Kahramanmaraş başta olmak üzere diğer illerde istihdam edilecek." dedi.
Gelir düzeyi düşük ailelere şartlı nakit desteği yardımının Suriyeli çocuklara da yapılmasını planladıklarını söyleyen Altunel şu değerlendirmede bulundu: "Ülkemizde eğitim çağında 833 bin Suriyeli çocuk bulunuyor. Maalesef bunların 475 binini okullaştırabilmiş vaziyetteyiz. Okuyamayan öğrencilerin bir kısmı ailelerinin geçimlerini temin etmek için çalışmak durumunda kalıyor. Şartlı nakit desteği ile 20 bine yakın Suriyeli çocuğun ailelerine yük olmalarını engellemiş olacağız. Hem de onlara katkı sunmuş olacağız."

 

Başvurular 8-10 Kasım tarihlerinde

 

Müracaat etmek isteyen adaylar, 8-10 Kasım tarihlerinde 81 ilde elektronik ortamda başvuru yapacaklar ve il milli eğitim müdürlüklerine başvurularını onaylatacak.
Öğretmen adayları, müracaat için gerekli belgeler ve diğer şartları, ilgili genel müdürlüğün "hbogm.meb.gov.tr" adresinden ulaşabilecek.
Mülakat günü ve yeri aynı siteden duyurulacak.


Son Güncelleme: Cuma, 04 Kasım 2016 11:23

Gösterim: 2734

Milli Eğitim Bakanlığı eğitimin rotasını yeniden belirlerken ilkokuldan sonraki 5. sınıfın hazırlık sınıfı olarak okutulmasına karar verdi.

mebİlkokuldan sonraki ilk yıl, tüm öğrenciler için ortaokula hazırlık sınıfı olarak yeniden yapılandırılacak. Eğitim kalitesini arttırmak ve öğrencilerin ortaokula uyum düzeyini yükseltmek amacıyla 5'inci sınıflarda hazırlık sınıfı uygulamasına geçilecek.
Bireylerin en az bir yabancı dili yazılı ve sözlü iletişim kurabilecek şekilde öğrenmesini sağlamak üzere eğitim yöntemleri geliştirilecek ve müfredatta gerekli düzenlemeler yapılacak. Bu kapsamda ortaokula geçişte 1 yıl, hazırlık sınıfı olarak okutulacak.
Bireylerin dil yeterliliklerini arttırmak için ilkokuldan itibaren eğitimin genelinde yabancı dil derslerine ağırlık verilecek şekilde müfredat güncellenecek. Yabancı dille entegre edilmiş öğrenme yöntemlerine ağırlık verilecek. 5. sınıf hazırlık sınıfı olacak ve öğrencilere sadece yabancı dil ve Türkçe dersleri okutulacak. 

> 5'inci sınıf hazırlık sınıfı oluyor

Milli Eğitim Bakanlığı eğitimin rotasını yeniden belirlerken ilkokuldan sonraki 5. sınıfın hazırlık sınıfı olarak okutulmasına karar verdi.

mebİlkokuldan sonraki ilk yıl, tüm öğrenciler için ortaokula hazırlık sınıfı olarak yeniden yapılandırılacak. Eğitim kalitesini arttırmak ve öğrencilerin ortaokula uyum düzeyini yükseltmek amacıyla 5'inci sınıflarda hazırlık sınıfı uygulamasına geçilecek.
Bireylerin en az bir yabancı dili yazılı ve sözlü iletişim kurabilecek şekilde öğrenmesini sağlamak üzere eğitim yöntemleri geliştirilecek ve müfredatta gerekli düzenlemeler yapılacak. Bu kapsamda ortaokula geçişte 1 yıl, hazırlık sınıfı olarak okutulacak.
Bireylerin dil yeterliliklerini arttırmak için ilkokuldan itibaren eğitimin genelinde yabancı dil derslerine ağırlık verilecek şekilde müfredat güncellenecek. Yabancı dille entegre edilmiş öğrenme yöntemlerine ağırlık verilecek. 5. sınıf hazırlık sınıfı olacak ve öğrencilere sadece yabancı dil ve Türkçe dersleri okutulacak. 

Son Güncelleme: Salı, 01 Kasım 2016 13:24

Gösterim: 1583


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.