Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin girdiği Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçları, 12 Temmuz Perşembe günü açıklanacak.
SBS , 9 Haziran 2012 tarihinde 1 milyon 98 bin 243 ilköğretim 8. sınıf öğrencisinin katılımıyla yapılmıştı.
Öğrencilere sınav sonuç belgesi posta yoluyla gönderilmeyecek. Sonuçlar ''http://www.meb.gov.tr'' ile ''http://oges.meb.gov.tr'' adreslerinde yayımlanacak.
İlköğretim 8. sınıf öğrencileri için ayrıca Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı (PYBS) yapılmadığı için SBS puanı PYBS puanı olarak kullanılarak yerleştirme işlemleri yapılacak. PYBS ise 3 Ağustos 2012 tarihinde açıklanacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin girdiği Seviye Belirleme Sınavı (SBS) sonuçları, 12 Temmuz Perşembe günü açıklanacak.
SBS , 9 Haziran 2012 tarihinde 1 milyon 98 bin 243 ilköğretim 8. sınıf öğrencisinin katılımıyla yapılmıştı.
Öğrencilere sınav sonuç belgesi posta yoluyla gönderilmeyecek. Sonuçlar ''http://www.meb.gov.tr'' ile ''http://oges.meb.gov.tr'' adreslerinde yayımlanacak.
İlköğretim 8. sınıf öğrencileri için ayrıca Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı (PYBS) yapılmadığı için SBS puanı PYBS puanı olarak kullanılarak yerleştirme işlemleri yapılacak. PYBS ise 3 Ağustos 2012 tarihinde açıklanacak.
Son Güncelleme: Perşembe, 12 Temmuz 2012 13:48
Gösterim: 1901
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Demir, ''Sınava başvurmak isteyen adayların yoğunluğa bırakmadan başvurularını yapmaları gerekiyor'' dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, ortaöğretim ve ön lisans mezunları için düzenlenecek KPSS'ye başvuruların yarın sona ereceğini belirterek, adayların başvurularını tamamlamaları gerektiği uyarısında bulundu.
Demir, Eylül ayında KPSS Ortaöğretim-Ön Lisans sınavını yapacaklarını anımsatarak, bu sınavın iki yılda bir yapıldığını belirtti.
Sınavın çok büyük bir aday kitlesi olduğunu ifade eden Demir, sınava dün itibariyle 2 milyon 200 bin adayın başvuru yaptığını, 2 milyon 470 bin adayın da sınav ücretini yatırdığını söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Demir, ''Sınava başvurmak isteyen adayların yoğunluğa bırakmadan başvurularını yapmaları gerekiyor'' dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, ortaöğretim ve ön lisans mezunları için düzenlenecek KPSS'ye başvuruların yarın sona ereceğini belirterek, adayların başvurularını tamamlamaları gerektiği uyarısında bulundu.
Demir, Eylül ayında KPSS Ortaöğretim-Ön Lisans sınavını yapacaklarını anımsatarak, bu sınavın iki yılda bir yapıldığını belirtti.
Sınavın çok büyük bir aday kitlesi olduğunu ifade eden Demir, sınava dün itibariyle 2 milyon 200 bin adayın başvuru yaptığını, 2 milyon 470 bin adayın da sınav ücretini yatırdığını söyledi.
Son Güncelleme: Salı, 10 Temmuz 2012 20:10
Gösterim: 1697
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin “Sınavın iptali hiç hoş olmayan bir konu. Ama şu var, somut veriler olduğunda bunları kimlerin kullandığını tespit edebiliriz, kimlerin kullandığını tespit ettiğimizde onların sınavlarını iptal ederiz ama genel olarak sınavı iptal edecek bir durumun olduğuna ben ihtimal veremiyorum, çünkü şimdiye kadarki analizlerimiz bunu gösteriyor” ifadesini kullandı.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, yaptıkları analizlerde bu sınavda bir haksızlık olduğu yolunda bir bulgunun söz konusu olmadığını belirterek, “O nedenle adaylarımızın içlerinin rahat olmasını istiyoruz ve bu tür asılsız iddialara çok da değer vermemelerini, özellikle bizim internet sayfamızdan yapacağımız duyurulara önem vermelerini istiyoruz” diye konuştu.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin, “Tüm Ankara'nın cumartesi sabah ve cumartesi öğleden sonra oturumlarının analizlerini yaptık, cevap kağıtlarını okuduk. Bu analizler bize şunu gösteriyor, geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman burada olağan dışı bir durum söz konusu değil” dedi.
Demir, gelen bütün evrakı analiz edeceklerini, inceleyeceklerini belirterek, “Bu bilgileri kamuoyuyla zaman zaman paylaşacağız” diye konuştu.
Ali Demir, geçen hafta sonu yapılan KPSS ile ilgili iddialara yönelik AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
ÖSYM'nin yoğun bir sınav maratonu içinde olduğunu, Lisans Yerleştirme Sınavı'na iki milyona yakın adayın girdiğini ve bu adayların evraklarının okunduğunu söyledi.
ÖSYS kılavuzunun da internet sitesinde yayımlandığını anımsatan Demir, adayların kontenjanları görebileceğini, ciddi sayıda kontenjan artışının söz konusu olduğunu belirtti.
Demir, “Bu hafta sonu aynı güvenlik çerçevesi içerisinde, aynı güvenlik tedbirleri içerisinde hatta bir miktar daha güvenlik tedbirlerini artırarak 7-8 Temmuz tarihlerinde KPSS lisans sınavını gerçekleştirdik. Türkiye'de özellikle kamuda görev almak isteyen vatandaşlarımızın çok rağbet ettikleri ve buradan alacakları puanlarla kamuda memur ya da öğretmen olacakları bir sınav, o yüzden çok kritik, çok değerli bir sınavımız” diye konuştu.
KPSS'nin cumartesi günü sabah oturumunda genel yetenek, genel kültür sorularına yer verildiğini anımsatan Demir, bu oturuma 980 binden fazla adayın katıldığını söyledi. Öğleden sonra yapılan eğitim bilimleri sınavına ise 300 bine yakın adayın girdiğini ifade eden Demir, pazar günü yapılan sınavlarla birlikte toplam 1 milyon 500 bin kadar adayın sınava alındığını kaydetti.
Demir, “Biz gerek sınav öncesinde, gerek sınav evrakımızın nakliyesi esnasında, gerek sınavların yapıldığı binalardaki güvenlik tedbirlerimiz olarak, gerekse sınav sonrasında evrakın dönüşündeki güvenlik tedbirlerimiz olarak büyük bir dikkat ve özen içerisinde bu sınavları gerçekleştirdik” diye konuştu.
Emniyet güçlerinin yaptığı operasyona da değinen Demir, şöyle devam etti:
“Çok uzun yıllardır, aylardır takip ettikleri bir operasyonu tamamladı ve bu da kamuoyuna yansıdı. Biz cumartesi günü görevimizin başında sınavı takip ederken bildiğiniz gibi öğleden sonra sınav devam ederken bir iddiayla karşılaştık. Bu iddiayı hemen inceledik. 'Acaba bunlar ne kadar gerçek, ne kadar bizim sorularımızı yansıtan sorular' diye çok detaylı bir inceleme yaptık ve gördük ki bunlar bir kısmı sınava giren adayların zihinlerinde kalanlardan derlenmiş sorular. Bir kısmı ise bizim tahminlerimize göre sınavımıza giren adayların kontrol dışında veya bizim müsaade etmememize rağmen yanlarında ya parça parça ya da bir bütün olarak götürdükleri kitapçıklarda yer alan sorular olduğunu görüyoruz. Ancak bunların yeniden yazıldıklarını görüyoruz, çünkü yazım hatalarından, cevap seçeneklerinin sıralanmasından bunu görüyoruz.”
"Ankara'da analiz yaptık”
Bazı sınav sorularının internet sitelerinde yayınlandığı saatlere ilişkin de açıklama yapan Demir, “Saatlere baktığımız zaman, biz öğleden sonra sınavımızı 14.30 itibarıyla başlattık. Bu iddianın ilk internete düşüş saatine baktığımız zaman yaklaşık 16.00 gibidir, sınavın büyük bir bölümü tamamlandıktan sonra. Arkasından diğer iddialar da saat 17.30'da veya 22.30'da internete düştü. Bizim düşündüğümüz bunların sınavdan sonra bir gayretle hazırlanmış ve basına verilmiş nüshalar olduğu” dedi.
Soruların yayınlanması olayını ciddiye aldıklarını ifade eden Demir, “Yakın olduğu ve Ankara'da bulunduğumuz için tüm Ankara'nın cumartesi sabah ve cumartesi öğleden sonra oturumlarının analizlerini yaptık, cevap kağıtlarını okuduk. Bu analizler bize şunu gösteriyor, geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman burada olağan dışı bir durum söz konusu değil. Doğru sayılarında olağanüstü bir artış, ortalamalarda olağanüstü bir artış diye bir şey söz konusu değil. Geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman hatta geçtiğimiz yıllardan bir-iki puan düşük olduklarını görüyoruz. Bu da bizim içimizi rahatlatıyor.”
Sınav esnasında veya sınavın büyük bir kısmı tamamlandıktan sonra salondan çıkan olası bir sorunun cevap kağıtlarına yansıması diye bir şeyin söz konusu olmadığını düşündüklerini ifade eden Demir, analizlerinin devam ettiğini bildirdi. Demir, “Gelen bütün evrakı analiz edeceğiz, inceleceğiz. Bu bilgileri kamuoyuyla zaman zaman paylaşacağız” dedi.
Demir, “Emniyet Genel Müdürlüğünden bize gelen bilgiler doğrultusunda, şunu onlar da büyük bir memnuniyetle ifade ediyorlar. Özellikle göreve geldikten sonda gerçekleştirdiğimiz her adaya farklı soru kitapçığı gündeme gelip uygulamaya başladıktan sonra pek çok kopya çekme yolu kapanmış vaziyette. Bu nedenle tek bir yol, başkası yerine bir başkasının sokulması. Bu yönde duyumlar aldıklarını, bu yönde çalışmaları olduklarını bize ilettiler. Bizden de yardımcı olmamızı istediler. Biz de bu tür usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların giderilmesi için birlikte çalıştık” diye konuştu.
"Bazı grupların hoşuna gitmemiş olabilir”
ÖSYM'de göreve geldikten sonra pek çok oyunu bozduklarını belirten Demir, her adaya farklı soru kitapçığıyla çok ciddi bir değişiklik oluşturduklarını, sınavların kötüye kullanımını ciddi anlamda engellediklerini vurguladı. Demir, “Bu, bazı kısımların, bazı grupların hoşuna gitmemiş olabilir ve bunun karşılığı olarak da böyle bir operasyon düzenlemiş olabilirler” dedi.
“Sızdırılan sınav sorularının sınavdan bir gün önce Google'da arandığı” iddialarını da değerlendiren Demir, şunları kaydetti:
“O iddiayı inceledim. Google searchin trendlerini belirleyen imkanı bunlar günlük rakam olarak veriyor. 6 Temmuz'da herhangi bir araştırma, sorgulama yok. 7 Temmuz'da iki katı, üç katı sorgulama söz konusu. Bu hangi saatte gerçekleşti? Biz şuna inanıyoruz, detaylara bakılınca, ancak bu görülebilecektir. Sınavdan çıkan adaylarımız gerek cep telefonlarından gerek internet cafeden bunu sorgulamış olabilir. Bundan daha doğal bir şey yoktur. Bunların sınav öncesi sorgulanmış gibi gösterilmesini doğru bulmuyorum. Bu sınav sonrası adayların meraklarını gidermek için yaptıkları bir eylem.”
Sınav sorularının ÖSYM'nin telif hakları kapsamında olan eserler olduğunu belirten Demir, bunu açıkça belirttiklerini, ÖSYM'nin izni olmadan, telif hakkı bedeli ödenmeden herhangi bir yerde yayınlanamayacağının söylendiğini kaydetti.
Demir, “Bu nedenle o söz konusu dershanenin organize ettiği aday grubu ile soruları yayınlaması telif haklarına aykırı. Ama o dershane özür de diledi, geri de çekti. Biz bunu takip edeceğiz. İzinsiz bu tip yayınlamaların yasak olduğunu vurgulayacağız ve yasal işlem ne gerekiyorsa onu da yapacağız” dedi.
Soru, sınav uygulama ve dağıtım süreci gözden geçirildiğinde bütün aşamaların çok sıkı kontrol altında olduğunu belirten Demir, şöyle devam etti:
“Soruları hazırlayan, denetleyen akademisyen arkadaşlarımız sadece kendi alanlarındaki birkaç soruyu denetliyorlar, bunları da çok önceden soru havuzumuza atmış oluyorlar. Soruların tamamını birlikte gören sadece matbaada çalışan ve kapalı bölümde bulunan arkadaşlarımız. Matbaadaki kapalı dönemde bizim önem verdiğimiz, 24 saatini hem gözlemcilerle, hem emniyet güçleriyle hem de kameralarla izlediğimiz asla içeriden dışarıya bir şeyin çıkmasına müsaade etmediğimiz bir ortam.
Öte yandan sınav evrakının merkezden illere nakillerinde il merkezlerindeki saklama merkezlerindeki saklama depolarımızdan sınav binalarımıza taşınmalarında hep hakem şahit, hep gözlemci ve emniyet güçlerimizi birlikte bulunduruyoruz. Görebildiğimiz kadarıyla zincirimizde bir açık olmaması gerekir. Buna asla müsaade etmeyiz. Şu ana kadar yaptığımız sınavlarda da bu zincirin bozulduğunu görmüyoruz. Dolayısıyla herhangi bir kontrol dışı sorunun gitmesinin mümkün olacağına biz inanmıyoruz.”
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin “Sınavın iptali hiç hoş olmayan bir konu. Ama şu var, somut veriler olduğunda bunları kimlerin kullandığını tespit edebiliriz, kimlerin kullandığını tespit ettiğimizde onların sınavlarını iptal ederiz ama genel olarak sınavı iptal edecek bir durumun olduğuna ben ihtimal veremiyorum, çünkü şimdiye kadarki analizlerimiz bunu gösteriyor” ifadesini kullandı.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, yaptıkları analizlerde bu sınavda bir haksızlık olduğu yolunda bir bulgunun söz konusu olmadığını belirterek, “O nedenle adaylarımızın içlerinin rahat olmasını istiyoruz ve bu tür asılsız iddialara çok da değer vermemelerini, özellikle bizim internet sayfamızdan yapacağımız duyurulara önem vermelerini istiyoruz” diye konuştu.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin, “Tüm Ankara'nın cumartesi sabah ve cumartesi öğleden sonra oturumlarının analizlerini yaptık, cevap kağıtlarını okuduk. Bu analizler bize şunu gösteriyor, geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman burada olağan dışı bir durum söz konusu değil” dedi.
Demir, gelen bütün evrakı analiz edeceklerini, inceleyeceklerini belirterek, “Bu bilgileri kamuoyuyla zaman zaman paylaşacağız” diye konuştu.
Ali Demir, geçen hafta sonu yapılan KPSS ile ilgili iddialara yönelik AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
ÖSYM'nin yoğun bir sınav maratonu içinde olduğunu, Lisans Yerleştirme Sınavı'na iki milyona yakın adayın girdiğini ve bu adayların evraklarının okunduğunu söyledi.
ÖSYS kılavuzunun da internet sitesinde yayımlandığını anımsatan Demir, adayların kontenjanları görebileceğini, ciddi sayıda kontenjan artışının söz konusu olduğunu belirtti.
Demir, “Bu hafta sonu aynı güvenlik çerçevesi içerisinde, aynı güvenlik tedbirleri içerisinde hatta bir miktar daha güvenlik tedbirlerini artırarak 7-8 Temmuz tarihlerinde KPSS lisans sınavını gerçekleştirdik. Türkiye'de özellikle kamuda görev almak isteyen vatandaşlarımızın çok rağbet ettikleri ve buradan alacakları puanlarla kamuda memur ya da öğretmen olacakları bir sınav, o yüzden çok kritik, çok değerli bir sınavımız” diye konuştu.
KPSS'nin cumartesi günü sabah oturumunda genel yetenek, genel kültür sorularına yer verildiğini anımsatan Demir, bu oturuma 980 binden fazla adayın katıldığını söyledi. Öğleden sonra yapılan eğitim bilimleri sınavına ise 300 bine yakın adayın girdiğini ifade eden Demir, pazar günü yapılan sınavlarla birlikte toplam 1 milyon 500 bin kadar adayın sınava alındığını kaydetti.
Demir, “Biz gerek sınav öncesinde, gerek sınav evrakımızın nakliyesi esnasında, gerek sınavların yapıldığı binalardaki güvenlik tedbirlerimiz olarak, gerekse sınav sonrasında evrakın dönüşündeki güvenlik tedbirlerimiz olarak büyük bir dikkat ve özen içerisinde bu sınavları gerçekleştirdik” diye konuştu.
Emniyet güçlerinin yaptığı operasyona da değinen Demir, şöyle devam etti:
“Çok uzun yıllardır, aylardır takip ettikleri bir operasyonu tamamladı ve bu da kamuoyuna yansıdı. Biz cumartesi günü görevimizin başında sınavı takip ederken bildiğiniz gibi öğleden sonra sınav devam ederken bir iddiayla karşılaştık. Bu iddiayı hemen inceledik. 'Acaba bunlar ne kadar gerçek, ne kadar bizim sorularımızı yansıtan sorular' diye çok detaylı bir inceleme yaptık ve gördük ki bunlar bir kısmı sınava giren adayların zihinlerinde kalanlardan derlenmiş sorular. Bir kısmı ise bizim tahminlerimize göre sınavımıza giren adayların kontrol dışında veya bizim müsaade etmememize rağmen yanlarında ya parça parça ya da bir bütün olarak götürdükleri kitapçıklarda yer alan sorular olduğunu görüyoruz. Ancak bunların yeniden yazıldıklarını görüyoruz, çünkü yazım hatalarından, cevap seçeneklerinin sıralanmasından bunu görüyoruz.”
"Ankara'da analiz yaptık”
Bazı sınav sorularının internet sitelerinde yayınlandığı saatlere ilişkin de açıklama yapan Demir, “Saatlere baktığımız zaman, biz öğleden sonra sınavımızı 14.30 itibarıyla başlattık. Bu iddianın ilk internete düşüş saatine baktığımız zaman yaklaşık 16.00 gibidir, sınavın büyük bir bölümü tamamlandıktan sonra. Arkasından diğer iddialar da saat 17.30'da veya 22.30'da internete düştü. Bizim düşündüğümüz bunların sınavdan sonra bir gayretle hazırlanmış ve basına verilmiş nüshalar olduğu” dedi.
Soruların yayınlanması olayını ciddiye aldıklarını ifade eden Demir, “Yakın olduğu ve Ankara'da bulunduğumuz için tüm Ankara'nın cumartesi sabah ve cumartesi öğleden sonra oturumlarının analizlerini yaptık, cevap kağıtlarını okuduk. Bu analizler bize şunu gösteriyor, geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman burada olağan dışı bir durum söz konusu değil. Doğru sayılarında olağanüstü bir artış, ortalamalarda olağanüstü bir artış diye bir şey söz konusu değil. Geçtiğimiz yıllarla mukayese ettiğimiz zaman hatta geçtiğimiz yıllardan bir-iki puan düşük olduklarını görüyoruz. Bu da bizim içimizi rahatlatıyor.”
Sınav esnasında veya sınavın büyük bir kısmı tamamlandıktan sonra salondan çıkan olası bir sorunun cevap kağıtlarına yansıması diye bir şeyin söz konusu olmadığını düşündüklerini ifade eden Demir, analizlerinin devam ettiğini bildirdi. Demir, “Gelen bütün evrakı analiz edeceğiz, inceleceğiz. Bu bilgileri kamuoyuyla zaman zaman paylaşacağız” dedi.
Demir, “Emniyet Genel Müdürlüğünden bize gelen bilgiler doğrultusunda, şunu onlar da büyük bir memnuniyetle ifade ediyorlar. Özellikle göreve geldikten sonda gerçekleştirdiğimiz her adaya farklı soru kitapçığı gündeme gelip uygulamaya başladıktan sonra pek çok kopya çekme yolu kapanmış vaziyette. Bu nedenle tek bir yol, başkası yerine bir başkasının sokulması. Bu yönde duyumlar aldıklarını, bu yönde çalışmaları olduklarını bize ilettiler. Bizden de yardımcı olmamızı istediler. Biz de bu tür usulsüzlüklerin ve yolsuzlukların giderilmesi için birlikte çalıştık” diye konuştu.
"Bazı grupların hoşuna gitmemiş olabilir”
ÖSYM'de göreve geldikten sonra pek çok oyunu bozduklarını belirten Demir, her adaya farklı soru kitapçığıyla çok ciddi bir değişiklik oluşturduklarını, sınavların kötüye kullanımını ciddi anlamda engellediklerini vurguladı. Demir, “Bu, bazı kısımların, bazı grupların hoşuna gitmemiş olabilir ve bunun karşılığı olarak da böyle bir operasyon düzenlemiş olabilirler” dedi.
“Sızdırılan sınav sorularının sınavdan bir gün önce Google'da arandığı” iddialarını da değerlendiren Demir, şunları kaydetti:
“O iddiayı inceledim. Google searchin trendlerini belirleyen imkanı bunlar günlük rakam olarak veriyor. 6 Temmuz'da herhangi bir araştırma, sorgulama yok. 7 Temmuz'da iki katı, üç katı sorgulama söz konusu. Bu hangi saatte gerçekleşti? Biz şuna inanıyoruz, detaylara bakılınca, ancak bu görülebilecektir. Sınavdan çıkan adaylarımız gerek cep telefonlarından gerek internet cafeden bunu sorgulamış olabilir. Bundan daha doğal bir şey yoktur. Bunların sınav öncesi sorgulanmış gibi gösterilmesini doğru bulmuyorum. Bu sınav sonrası adayların meraklarını gidermek için yaptıkları bir eylem.”
Sınav sorularının ÖSYM'nin telif hakları kapsamında olan eserler olduğunu belirten Demir, bunu açıkça belirttiklerini, ÖSYM'nin izni olmadan, telif hakkı bedeli ödenmeden herhangi bir yerde yayınlanamayacağının söylendiğini kaydetti.
Demir, “Bu nedenle o söz konusu dershanenin organize ettiği aday grubu ile soruları yayınlaması telif haklarına aykırı. Ama o dershane özür de diledi, geri de çekti. Biz bunu takip edeceğiz. İzinsiz bu tip yayınlamaların yasak olduğunu vurgulayacağız ve yasal işlem ne gerekiyorsa onu da yapacağız” dedi.
Soru, sınav uygulama ve dağıtım süreci gözden geçirildiğinde bütün aşamaların çok sıkı kontrol altında olduğunu belirten Demir, şöyle devam etti:
“Soruları hazırlayan, denetleyen akademisyen arkadaşlarımız sadece kendi alanlarındaki birkaç soruyu denetliyorlar, bunları da çok önceden soru havuzumuza atmış oluyorlar. Soruların tamamını birlikte gören sadece matbaada çalışan ve kapalı bölümde bulunan arkadaşlarımız. Matbaadaki kapalı dönemde bizim önem verdiğimiz, 24 saatini hem gözlemcilerle, hem emniyet güçleriyle hem de kameralarla izlediğimiz asla içeriden dışarıya bir şeyin çıkmasına müsaade etmediğimiz bir ortam.
Öte yandan sınav evrakının merkezden illere nakillerinde il merkezlerindeki saklama merkezlerindeki saklama depolarımızdan sınav binalarımıza taşınmalarında hep hakem şahit, hep gözlemci ve emniyet güçlerimizi birlikte bulunduruyoruz. Görebildiğimiz kadarıyla zincirimizde bir açık olmaması gerekir. Buna asla müsaade etmeyiz. Şu ana kadar yaptığımız sınavlarda da bu zincirin bozulduğunu görmüyoruz. Dolayısıyla herhangi bir kontrol dışı sorunun gitmesinin mümkün olacağına biz inanmıyoruz.”
(hürriyet)
Son Güncelleme: Salı, 10 Temmuz 2012 15:38
Gösterim: 2850
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK'un KPSS ile ilgili basın açıklamasıdır.
KPSS sınavı yapıldı ama kopya iddiaları devam ediyor. Burada en büyük problem 2010 yılında yaşanan KPSS hırsızlarının hala ortaya çıkarılmamasıdır.Kamu oyunun çok yakından bildiği üzere, Türk Eğitim-Sen’in ortaya çıkardığı 2010 KPSS hırsızlığı binlerce kişinin katıldığı büyük bir skandaldı. Sorular 5 gün önceden binlerce adaya servis edilmişti. Türk Eğitim-Sen soruların servis edildiği bir kişinin adını da vermiş, bu kişi “Evet, sorular bana filanca kişi tarafından beş gün önceden doğum günü hediyesi olarak gönderilmiştir.” diye ifade vermesine rağmen olaya katılanlar ve ana suçlular hala ortaya çıkarılmamıştır. Ancak, hırsızlığın belgelenmesi sonucunda sadece eğitim bilimleri sınavı iptal edilmişti.
2010 KPSS hırsızlığının aydınlatılmaması, hırsızlığın yapanların yanına kar kalması, bu tarihten sonra yapılan her sınavı şaibe altında bırakır olmuştur. 7 Temmuz 2012 tarihinde yapılan KPSS sınavında da çeşitli iddialar ileri sürülmüş durumdadır.
ÖSYM süreci yönetemedi
ÖSYM her zamanki anlayışını yine sergilemiş, iddiaları daha ilk saatlerde reddetmiştir, temiz bir sınav olduğunu açıklamıştır. İddialarla ilgili, hiçbir araştırma yapmadan yapılan bu açıklamalar kurumun ciddiyeti ile bağdaşmamaktadır. Aynı yaklaşımı 2010 yılında o tarihteki ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan’da sergilemiş ve sonunda istifa etmek zorunda kalmıştı. ÖSYM’nin açıklanan 57 sorunun kulaktan, ezberleme yöntemi ile tespit edildiğini açıklaması mantık dışıdır. Çünkü, hiçbir adayın 57 soruyu yanlış şıklarıyla beraber ezberlemesi, sınavdan sonra hatırlaması mümkün değildir.
Yayınevinin açıklaması da tatminkar değildir
Beyaz Kalem Yayınevi de yapmış olduğu açıklamada, “Sınava giren öğrencilerden elde edilen dönütlerle soruları en hızlı şekilde hazırlayarak, sınavdan 6 saat sonra yayınladıklarını açıklamıştır.” Bu izah yeterli değildir ve açıklanmaya muhtaçtır. Sınava giren öğrencilerin doğru ve yanlış tüm seçenekleri noktası virgülüne kadar hatırlaması mümkün değildir. Ancak, sınav sorularının hangi şekilde olursa olsun sınavdan 6 saat sonra açıklanması sınavında kopya olduğunu da açıklayacak bir durum değildir.Sınav sorularının üzerinde DENEME 2 yazması da kopya olduğunu gösterecek deliller değildir. Ancak, bunların hepsi beraberce düşünüldüğünde şüphe yaratmaktadır. İnsanların bunca olaydan sonra şüphelenme hakları da en tabi haktır.
Ne yapılması gerekir?
Savcılık iddiaları ciddiye alarak ilgili yayınevi sorumlularını sorguya çekerek, soruların hangi yolla ele geçirilerek yayınlandığını açıklamalıdır. Savcılık internet sitelerinde yer alan yorumları değerlendirmeli, yorum sahiplerine IP’lerinden ulaşarak, sorgulamalıdır. Çünkü, sınavdan önce soruların dağıtıldığına dair yorumlar bulunmaktadır. Bunlar ciddi iddialardır. ÖSYM’nin tüm iddiaları reddetmesi kamu vicdanını rahatlatmamaktadır.
Türk Eğitim-Sen’in görüşü
2010 KPSS sınavında yaşanan skandaldan sonra sınavda kopya çekilmemiştir, çekilemez demek mümkün değildir. Ancak, 2012 KPSS’de kesinlikle kopya çekilmiştir diyebilmek de mümkün değildir. Türk Eğitim Sen sorumluluk duygusuyla hareket eden ve her açıklamasının arkasında duran bir sendikadır.2010 KPSS’de hırsızlık olduğunu söylemiş ve belgeleriyle açıklamıştır. Şu an için Türk Eğitim-Sen’e doğrudan ulaşan ve tüm kamu oyunun bildiklerinin dışında bir belge bulunmamaktadır. Tecrübelerimize dayanarak, eldeki mevcut bilgilerin sınavın iptalini gerektirecek güçte olmadığını söyleyebiliriz. Fakat, ilgili yayınevi 57 soruyu ne şekilde edindiğini açıklamalıdır, kilit nokta burasıdır.
Bu konu açıklığa kavuştuğunda daha sağlıklı değerlendirme yapmak mümkün olacaktır. Hem bu konu hem de internet sitelerindeki yorumlar savcılık tarafından ciddi bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Ayrıca YÖK ve ÖSYM iddiaları reddetmek yerine araştırmalıdır. KPSS sonuçları açıklandığında, dikkat çekici sonuçlar incelenmelidir. Kopya varsa bunu en iyi anlama yöntemi sonuçlara bakarak değerlendirmek olacaktır. Belli arkadaş gruplar, belli dershanelere gidenlerin açıklanamaz başarılı durumları mercek altına alınmalıdır. Bütün bunların yanında, art niyetli çevrelerin ortalığı karıştırmaya yönelik tutum ve davranışlarına da dikkat edilmelidir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail KONCUK'un KPSS ile ilgili basın açıklamasıdır.
KPSS sınavı yapıldı ama kopya iddiaları devam ediyor. Burada en büyük problem 2010 yılında yaşanan KPSS hırsızlarının hala ortaya çıkarılmamasıdır.Kamu oyunun çok yakından bildiği üzere, Türk Eğitim-Sen’in ortaya çıkardığı 2010 KPSS hırsızlığı binlerce kişinin katıldığı büyük bir skandaldı. Sorular 5 gün önceden binlerce adaya servis edilmişti. Türk Eğitim-Sen soruların servis edildiği bir kişinin adını da vermiş, bu kişi “Evet, sorular bana filanca kişi tarafından beş gün önceden doğum günü hediyesi olarak gönderilmiştir.” diye ifade vermesine rağmen olaya katılanlar ve ana suçlular hala ortaya çıkarılmamıştır. Ancak, hırsızlığın belgelenmesi sonucunda sadece eğitim bilimleri sınavı iptal edilmişti.
2010 KPSS hırsızlığının aydınlatılmaması, hırsızlığın yapanların yanına kar kalması, bu tarihten sonra yapılan her sınavı şaibe altında bırakır olmuştur. 7 Temmuz 2012 tarihinde yapılan KPSS sınavında da çeşitli iddialar ileri sürülmüş durumdadır.
ÖSYM süreci yönetemedi
ÖSYM her zamanki anlayışını yine sergilemiş, iddiaları daha ilk saatlerde reddetmiştir, temiz bir sınav olduğunu açıklamıştır. İddialarla ilgili, hiçbir araştırma yapmadan yapılan bu açıklamalar kurumun ciddiyeti ile bağdaşmamaktadır. Aynı yaklaşımı 2010 yılında o tarihteki ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan’da sergilemiş ve sonunda istifa etmek zorunda kalmıştı. ÖSYM’nin açıklanan 57 sorunun kulaktan, ezberleme yöntemi ile tespit edildiğini açıklaması mantık dışıdır. Çünkü, hiçbir adayın 57 soruyu yanlış şıklarıyla beraber ezberlemesi, sınavdan sonra hatırlaması mümkün değildir.
Yayınevinin açıklaması da tatminkar değildir
Beyaz Kalem Yayınevi de yapmış olduğu açıklamada, “Sınava giren öğrencilerden elde edilen dönütlerle soruları en hızlı şekilde hazırlayarak, sınavdan 6 saat sonra yayınladıklarını açıklamıştır.” Bu izah yeterli değildir ve açıklanmaya muhtaçtır. Sınava giren öğrencilerin doğru ve yanlış tüm seçenekleri noktası virgülüne kadar hatırlaması mümkün değildir. Ancak, sınav sorularının hangi şekilde olursa olsun sınavdan 6 saat sonra açıklanması sınavında kopya olduğunu da açıklayacak bir durum değildir.Sınav sorularının üzerinde DENEME 2 yazması da kopya olduğunu gösterecek deliller değildir. Ancak, bunların hepsi beraberce düşünüldüğünde şüphe yaratmaktadır. İnsanların bunca olaydan sonra şüphelenme hakları da en tabi haktır.
Ne yapılması gerekir?
Savcılık iddiaları ciddiye alarak ilgili yayınevi sorumlularını sorguya çekerek, soruların hangi yolla ele geçirilerek yayınlandığını açıklamalıdır. Savcılık internet sitelerinde yer alan yorumları değerlendirmeli, yorum sahiplerine IP’lerinden ulaşarak, sorgulamalıdır. Çünkü, sınavdan önce soruların dağıtıldığına dair yorumlar bulunmaktadır. Bunlar ciddi iddialardır. ÖSYM’nin tüm iddiaları reddetmesi kamu vicdanını rahatlatmamaktadır.
Türk Eğitim-Sen’in görüşü
2010 KPSS sınavında yaşanan skandaldan sonra sınavda kopya çekilmemiştir, çekilemez demek mümkün değildir. Ancak, 2012 KPSS’de kesinlikle kopya çekilmiştir diyebilmek de mümkün değildir. Türk Eğitim Sen sorumluluk duygusuyla hareket eden ve her açıklamasının arkasında duran bir sendikadır.2010 KPSS’de hırsızlık olduğunu söylemiş ve belgeleriyle açıklamıştır. Şu an için Türk Eğitim-Sen’e doğrudan ulaşan ve tüm kamu oyunun bildiklerinin dışında bir belge bulunmamaktadır. Tecrübelerimize dayanarak, eldeki mevcut bilgilerin sınavın iptalini gerektirecek güçte olmadığını söyleyebiliriz. Fakat, ilgili yayınevi 57 soruyu ne şekilde edindiğini açıklamalıdır, kilit nokta burasıdır.
Bu konu açıklığa kavuştuğunda daha sağlıklı değerlendirme yapmak mümkün olacaktır. Hem bu konu hem de internet sitelerindeki yorumlar savcılık tarafından ciddi bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Ayrıca YÖK ve ÖSYM iddiaları reddetmek yerine araştırmalıdır. KPSS sonuçları açıklandığında, dikkat çekici sonuçlar incelenmelidir. Kopya varsa bunu en iyi anlama yöntemi sonuçlara bakarak değerlendirmek olacaktır. Belli arkadaş gruplar, belli dershanelere gidenlerin açıklanamaz başarılı durumları mercek altına alınmalıdır. Bütün bunların yanında, art niyetli çevrelerin ortalığı karıştırmaya yönelik tutum ve davranışlarına da dikkat edilmelidir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Son Güncelleme: Salı, 10 Temmuz 2012 17:09
Gösterim: 2490
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, KPSS ile ilgili olarak konuştu: Sınav konusundaki şüpheler ortadan kaldırılmalı
Meclis'te bir basın toplantısı yaparak KPSS ile ilgili iddiaları değerlendiren Vural, çok sayıda kişinin, haksızlığa uğrayacakları yönünde endişeli olduğunu, bu endişenin giderilmesi gerektiğini söyledi. ÖSYM'nin bu konudaki açıklamasının tatmin edici olmadığını belirten Vural, ''KCK, KPSS'ye kadar girmiştir. Kullandıkları jokerlerle devletin belli kurumlarına adam yerleştirme operasyonu yapılmıştır. Hükümet, bu jokerlerin kimlerin yerine sıva girdiğini bulup işlem başlatması gerekiyor. Sınav konusundaki şüpheler ortadan kaldırılmalı'' dedi.
ÖSYM'den açıklama
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin, ''Şu anda bu iddiaların gerçek olduğunu düşünmüyoruz. Bunu gösteren herhangi bir kanıt, herhangi bir şeyimiz yok. Eğer bu yönde bir bulgu ortaya çıkarsa mutlaka değerlendiririz ve gereğini yaparız'' dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, KPSS ile ilgili olarak konuştu: Sınav konusundaki şüpheler ortadan kaldırılmalı
Meclis'te bir basın toplantısı yaparak KPSS ile ilgili iddiaları değerlendiren Vural, çok sayıda kişinin, haksızlığa uğrayacakları yönünde endişeli olduğunu, bu endişenin giderilmesi gerektiğini söyledi. ÖSYM'nin bu konudaki açıklamasının tatmin edici olmadığını belirten Vural, ''KCK, KPSS'ye kadar girmiştir. Kullandıkları jokerlerle devletin belli kurumlarına adam yerleştirme operasyonu yapılmıştır. Hükümet, bu jokerlerin kimlerin yerine sıva girdiğini bulup işlem başlatması gerekiyor. Sınav konusundaki şüpheler ortadan kaldırılmalı'' dedi.
ÖSYM'den açıklama
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, KPSS ile ilgili iddialara ilişkin, ''Şu anda bu iddiaların gerçek olduğunu düşünmüyoruz. Bunu gösteren herhangi bir kanıt, herhangi bir şeyimiz yok. Eğer bu yönde bir bulgu ortaya çıkarsa mutlaka değerlendiririz ve gereğini yaparız'' dedi.
Son Güncelleme: Salı, 10 Temmuz 2012 15:12
Gösterim: 2049

