Eğitim Tercihi

Zafer ÖZTÜRK - TÖZOK Yönetim Kurulu Başkanı 

Özel öğretim kurumları ifadesi, örgün ve yaygın eğitim alanlarında faaliyet gösteren birçok kurum türünü kapsamaktadır. Dolayısıyla bu kurumlarla ilgili genel anlamda görüş belirtmemiz noksan bilgilendirmeye ve yanlışlıklara sebebiyet verebileceğinden, sadece hizmet sunduğumuz özel okullar alanıyla ilgili tespit ve öngörülerimizi paylaşmak daha doğru olacaktır.
Bu bağlamda;
Özel okullar, geçen öğretim yılında olduğu gibi 2024-2025 öğretim yılında da yükselen enflasyon karşısında satın alma gücünün düşmesi ile öğrenci kaybının kurumlara getireceği mali yükü omuzlamaya devam edeceklerdir. Tarafımıza ulaşan bilgilerden, özel okulların yaklaşık %50 oranındaki kapasitelerinin atıl durumda olacağı yönündedir. Bu tablonun sektöre ciddi miktarda zarar mali yük getireceği istihdamın da bu paralelde uygun limitte olacağı kuşkusuzdur. Durumun ilerideki süreçte de devam edeceği beklentisinin de sektörde endişe uyandırdığını belirtmek gerekir.
Bu gerçek karşısında önümüzdeki süreçte sektörün yatırım yaparak büyümesi veya eğitim sektörüne yönelim olması ve bu alanda istihdamın artırması zor olduğu gibi çalışanlarına arzu ettiği oranda ücret ödemesi ancak sınırlı sayıdaki kurumlarda mümkün olabilecektir.
Özel okullarda genel giderler ve gelirler dengesi karşılaştırılmasında, okulların ortalama %30 civarında bir gelir kaybı yaşayacağı ve bunun kurumlarca karşılanması gerektiği anlaşılmaktadır. Fakat maalesef özel okullarla ilgili yayınlarda tek taraflı değerlendirmeler yapıldığından sadece velilerimizin mali güçlükle karşılaştığı yönünde algı oluşturulmaktadır.
Bu tür yazılı ve görsel yayınlar, özellikle az gelirli ailelere hitap eden özel okulların darboğaza girmesine veya kapanmasına yol açtığı dikkatten kaçmaktadır.
Özel okulların yaşadığı gerçekler göz ardı edilerek yapılan bu haksız eleştiriler sektördeki büyümeyi, istihdamı ve tabii ki eğitim alanına yatırım yapmayı asgari % 10 olumsuz etkileyeceğini tahmin etmekteyiz. Bu gelişmeler, yeni yatırımların yapılması ve sektörün arzulanan düzeyde büyümesini ertelemektedir.

Sektör olarak beklentilerimiz;
Kurum sahibi veya şirket yetkilileriyle yapılan kişisel görüşme ve genel sohbetlerde, kapanan veya kurumunu devreden işletme sahiplerinin öğrenci azlığı ve velilerin ödeme güçlüğünden dolayı mali sıkıntılar yaşandığını üzüntü ile gözlemliyoruz.
Bu sebeple öncelikle, öğrenci velilerimize eğitim desteği sağlanması, özel okullar ve çalışan personelleriyle ilgili vergilendirme kalemlerinin, SSK primleri ve velilerin eğitim giderlerinin vergiden düşülmesi konuları da dahil olmak üzere özel okullarla ilgili her husustaki vergilendirme sisteminin yeniden ele alınıp eğitimin önem ve hassasiyeti de dikkate alınarak düzenlemeler yapılmalıdır. Örneğin kendi parasıyla çocuğunu okutan bir veliye ayrıca yüzde 10 KDV ödemesi de gerektiğini kabul ettirmek hayli zor olmaktadır.
Tabii ki, yaşanan sorunların sektörün özverili gayretleriyle aşılması sağlanacaktır. Eğitimin kalitesinden ve eğitim alanındaki gelişmelerin öğrencilerimizin hizmetine sunulmasından asla taviz vermeyeceğinden velilerimizin emin olmasını isterim.
Bu vesile ile 2024-2025 eğitim-öğretim yılının, öğrencilerimize ve ülkemize hayırlı olması ve başarılar getirmesini içtenlikle diliyorum.