Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 55 eğitim ve araştırma hastanesinin ülkedeki uzmanların yaklaşık yüzde 40-45'ini yetiştirdiğini belirterek, "Bu uzmanların standardını yükseltebilmek, vizyonunu geliştirebilmek ve bunu YÖK çatısı altında üniversitelerimizin standardıyla standardize edebilmek adına Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ciddi biçimde eğitim ve araştırma hastanelerimizin ihtiyacı var" dedi.
Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi arasında, sağlık tesislerinin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılmasını kapsayan Afiliasyon Protokolü imzalandı.
Müezzinoğlu, törenin, üniversitenin hem fiilen başlaması hem de eğitim ve araştırma hastanelerinin birlikte eğitim vereceği sistemin imza töreni dolayısıyla düzenlendiğini belirterek, hayırlı olması temennisinde bulundu.
Uzun süredir gündemlerinde olan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin çok zorlu mücadelelerden sonra yasallaştığını ifade eden Müezzinoğlu, temel hedeflerinin, tıp eğitimine ve sağlık eğitimi dinamiklerine katkı sağlamak olduğunu aktardı.
Mehmet Müezzinoğlu, 1903'te 800 bin metrekare alana kurulan "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane"nin esasında müthiş bir vizyonu ve misyonu olduğunu dile getirerek, "Nereden geldik veya neydik, ne olacağımızı, çok güçlü bir şekilde ifade eden, şu anda da yalnız fiziki mekanıyla değil, o ruhuyla da kendisini hissettiren bir yapı. O yıllardaki misyonumuzu ve vizyonumuzu koruyabilseydik, geliştirebilseydik bugün yaklaşık 1920'li yıllarda ABD'nin kurduğu kanser enstitüsünü biz ancak bu yıl kurmuş olmazdık. Bir suçlu aramak yerine tespitleri yapmak, ne olmamız gerektiğe bakmak, bu ruhu yeniden güçlendirmek zorundayız" diye konuştu.
Uzman ihtiyacını karşılayacak
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bakanlık olarak Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne çok ciddi ihtiyaç duyduklarını ifade ederek, şunları söyledi:
"100 yıla yaklaşan süreçlerde Sağlık Bakanlığı'nın eğitim ve araştırma hastaneleri var. Bunlar ülkenin yaklaşık yüzde 40-45 uzmanını yetiştiriyor. Bugün 55 eğitim araştırma hastanemiz uzmanlık veriyor. Bu uzmanların standardını yükseltebilmek, vizyonunu geliştirebilmek ve bunu YÖK çatısı altında üniversitelerimizin standardıyla standardize edebilmek adına Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ciddi biçimde eğitim ve araştırma hastanelerimizin ihtiyacı var. Üniversitemizin, eğitim ve araştırma hastanelerimizdeki dinamiklerimizi, bugünkü konumumuzu korumak değil, gelecek hedeflerimize ulaşma anlamında çok önemli bir sorumluluğu ve misyonu var."
Üniversitenin dünya ile yarışta önemli bir rol üstleneceğini vurgulayan Müezzinoğlu, Türkiye'nin Somali, Sudan, Pakistan'daki eğitim ve araştırma hastanelerinde uzman, hemşire ihtiyacı olduğunu, üniversitenin oralardaki eğitim alt yapısına katkı sağlayacağını anlattı.
Yurtdışında 5 milyon Türk çalışanın bulunduğunu belirten Mehmet Müezzinoğlu, hem oradaki insanlara hizmet etmesi hem de Türk tıbbını oralara taşıması açısından bu iş birliğinin önemli olduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından Müezzioğlu ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık tesisleri ve üniversitelere ait ilgili birimlerin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılmasını kapsayan "Afiliasyon Protokolü"nü imzaladı.
YÖK Başkanvekili Sefa Kapıcıoğlu'nun da katıldığı törende daha sonra Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu 2. Abdülhamit tarafından Türkiye'nin ilk tıp fakültesi olarak 1903'te kurulan Haydarpaşa'daki "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane"nin maketini inceledi. Rektör Prof. Dr. Erdöl de Bakanı Müezzinoğlu'na maketle ilgili bilgi verdi. Müezzinoğlu, entegre şehir hastaneleri konseptinin makette hissedildiğini söyledi.
Protokol hakkında
Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi arasında imzalanan protokolle 55 eğitim ve araştırma hastanesi, aynı zamanda üniversite hastanesi statüsü kazanıyor.
Tecrübe paylaşımına olanak sağlayan protokol, uygulamalarda kolaylık ve bir dizi yenilik getiriyor. Buna göre, üniversitenin öğretim üyeleri Sağlık Bakanlığı hastanelerinde hizmet sunabilecek. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde görevli profesör ve doçentler de Sağlık Bilimleri Üniversitesi kadrolarına atanabilecek. Eğitim ve araştırma hastaneleri, eğitim ve hizmet sunumu standartları açısından daha güçlü hale gelecek.
Sağlık Bakanlığı'nın sağlık tesisleri ve üniversitelere ait ilgili birimlerin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılması anlamına gelen afiliasyon, halen 12 eğitim ve araştırma hastanesinde uygulanıyor.
Protokolle bu kapsama alınan Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Samsun, Şanlıurfa, Trabzon ve Van'da halen Sağlık Bakanlığı'na bağlı 55 eğitim ve araştırma hastanesine aynı zamanda Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin Uygulama ve Araştırma Merkezi (Üniversite Hastanesi) statüsü de kazandırmak için süreç başlatıldı.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi
Yurtdışında fakülte açıp, diploma verebilecek ilk üniversite olma özelliğini taşıyan Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin merkezi İstanbul. Üniversite, Sultan 2. Abdülhamit tarafından Türkiye'nin ilk tıp fakültesi olarak kurulan Haydarpaşa'daki "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane" yerleşkesinde faaliyet gösterecek.
Üniversite bünyesinde tıp, hemşirelik, sağlık bilimleri ve yaşam bilimleri fakülteleri ile Sağlık Bilimleri Meslek Yüksek Okulu ve Sağlık Bilimleri Enstitüsü yer alıyor. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi iş birliğiyle yurtdışında öğrenci yetiştirme dışında sağlık endüstrisi konusunda önemli bir adım atılmış olacak.
Üniversitenin gelişimine aktif katkı sağlamak amacıyla, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı'nın başkanlığında beş kişilik mütevelli heyeti oluşturuldu. Mütevelli heyeti, üniversitenin bilimsel özerkliğine müdahale etmeden, Sağlık Bakanlığı hastanesi imkanlarının üniversiteyle kullanımına destek olacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, 55 eğitim ve araştırma hastanesinin ülkedeki uzmanların yaklaşık yüzde 40-45'ini yetiştirdiğini belirterek, "Bu uzmanların standardını yükseltebilmek, vizyonunu geliştirebilmek ve bunu YÖK çatısı altında üniversitelerimizin standardıyla standardize edebilmek adına Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ciddi biçimde eğitim ve araştırma hastanelerimizin ihtiyacı var" dedi.
Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi arasında, sağlık tesislerinin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılmasını kapsayan Afiliasyon Protokolü imzalandı.
Müezzinoğlu, törenin, üniversitenin hem fiilen başlaması hem de eğitim ve araştırma hastanelerinin birlikte eğitim vereceği sistemin imza töreni dolayısıyla düzenlendiğini belirterek, hayırlı olması temennisinde bulundu.
Uzun süredir gündemlerinde olan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin çok zorlu mücadelelerden sonra yasallaştığını ifade eden Müezzinoğlu, temel hedeflerinin, tıp eğitimine ve sağlık eğitimi dinamiklerine katkı sağlamak olduğunu aktardı.
Mehmet Müezzinoğlu, 1903'te 800 bin metrekare alana kurulan "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane"nin esasında müthiş bir vizyonu ve misyonu olduğunu dile getirerek, "Nereden geldik veya neydik, ne olacağımızı, çok güçlü bir şekilde ifade eden, şu anda da yalnız fiziki mekanıyla değil, o ruhuyla da kendisini hissettiren bir yapı. O yıllardaki misyonumuzu ve vizyonumuzu koruyabilseydik, geliştirebilseydik bugün yaklaşık 1920'li yıllarda ABD'nin kurduğu kanser enstitüsünü biz ancak bu yıl kurmuş olmazdık. Bir suçlu aramak yerine tespitleri yapmak, ne olmamız gerektiğe bakmak, bu ruhu yeniden güçlendirmek zorundayız" diye konuştu.
Uzman ihtiyacını karşılayacak
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bakanlık olarak Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne çok ciddi ihtiyaç duyduklarını ifade ederek, şunları söyledi:
"100 yıla yaklaşan süreçlerde Sağlık Bakanlığı'nın eğitim ve araştırma hastaneleri var. Bunlar ülkenin yaklaşık yüzde 40-45 uzmanını yetiştiriyor. Bugün 55 eğitim araştırma hastanemiz uzmanlık veriyor. Bu uzmanların standardını yükseltebilmek, vizyonunu geliştirebilmek ve bunu YÖK çatısı altında üniversitelerimizin standardıyla standardize edebilmek adına Sağlık Bilimleri Üniversitesi'ne ciddi biçimde eğitim ve araştırma hastanelerimizin ihtiyacı var. Üniversitemizin, eğitim ve araştırma hastanelerimizdeki dinamiklerimizi, bugünkü konumumuzu korumak değil, gelecek hedeflerimize ulaşma anlamında çok önemli bir sorumluluğu ve misyonu var."
Üniversitenin dünya ile yarışta önemli bir rol üstleneceğini vurgulayan Müezzinoğlu, Türkiye'nin Somali, Sudan, Pakistan'daki eğitim ve araştırma hastanelerinde uzman, hemşire ihtiyacı olduğunu, üniversitenin oralardaki eğitim alt yapısına katkı sağlayacağını anlattı.
Yurtdışında 5 milyon Türk çalışanın bulunduğunu belirten Mehmet Müezzinoğlu, hem oradaki insanlara hizmet etmesi hem de Türk tıbbını oralara taşıması açısından bu iş birliğinin önemli olduğunu kaydetti.
Konuşmaların ardından Müezzioğlu ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl, Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık tesisleri ve üniversitelere ait ilgili birimlerin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılmasını kapsayan "Afiliasyon Protokolü"nü imzaladı.
YÖK Başkanvekili Sefa Kapıcıoğlu'nun da katıldığı törende daha sonra Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu 2. Abdülhamit tarafından Türkiye'nin ilk tıp fakültesi olarak 1903'te kurulan Haydarpaşa'daki "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane"nin maketini inceledi. Rektör Prof. Dr. Erdöl de Bakanı Müezzinoğlu'na maketle ilgili bilgi verdi. Müezzinoğlu, entegre şehir hastaneleri konseptinin makette hissedildiğini söyledi.
Protokol hakkında
Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi arasında imzalanan protokolle 55 eğitim ve araştırma hastanesi, aynı zamanda üniversite hastanesi statüsü kazanıyor.
Tecrübe paylaşımına olanak sağlayan protokol, uygulamalarda kolaylık ve bir dizi yenilik getiriyor. Buna göre, üniversitenin öğretim üyeleri Sağlık Bakanlığı hastanelerinde hizmet sunabilecek. Sağlık Bakanlığı hastanelerinde görevli profesör ve doçentler de Sağlık Bilimleri Üniversitesi kadrolarına atanabilecek. Eğitim ve araştırma hastaneleri, eğitim ve hizmet sunumu standartları açısından daha güçlü hale gelecek.
Sağlık Bakanlığı'nın sağlık tesisleri ve üniversitelere ait ilgili birimlerin ortak kullanımı ve kurumlar arası iş birliği yapılması anlamına gelen afiliasyon, halen 12 eğitim ve araştırma hastanesinde uygulanıyor.
Protokolle bu kapsama alınan Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Samsun, Şanlıurfa, Trabzon ve Van'da halen Sağlık Bakanlığı'na bağlı 55 eğitim ve araştırma hastanesine aynı zamanda Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin Uygulama ve Araştırma Merkezi (Üniversite Hastanesi) statüsü de kazandırmak için süreç başlatıldı.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi
Yurtdışında fakülte açıp, diploma verebilecek ilk üniversite olma özelliğini taşıyan Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nin merkezi İstanbul. Üniversite, Sultan 2. Abdülhamit tarafından Türkiye'nin ilk tıp fakültesi olarak kurulan Haydarpaşa'daki "Mekteb-i Tıbbiyye-i Şahane" yerleşkesinde faaliyet gösterecek.
Üniversite bünyesinde tıp, hemşirelik, sağlık bilimleri ve yaşam bilimleri fakülteleri ile Sağlık Bilimleri Meslek Yüksek Okulu ve Sağlık Bilimleri Enstitüsü yer alıyor. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi iş birliğiyle yurtdışında öğrenci yetiştirme dışında sağlık endüstrisi konusunda önemli bir adım atılmış olacak.
Üniversitenin gelişimine aktif katkı sağlamak amacıyla, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı'nın başkanlığında beş kişilik mütevelli heyeti oluşturuldu. Mütevelli heyeti, üniversitenin bilimsel özerkliğine müdahale etmeden, Sağlık Bakanlığı hastanesi imkanlarının üniversiteyle kullanımına destek olacak.
Son Güncelleme: Çarşamba, 26 Ağustos 2015 14:28
Gösterim: 1320
Üniversitelerde birinci öğretim ve açık öğretimde katkı payı tutarları ile ikinci öğretim ve uzaktan öğretim öğrencilerinin öğrenim ücretlerine bu yıl da zam yapılmayacak.
2015-2016 eğitim-öğretim yılında yükseköğretim kurumlarında cari hizmet maliyetlerine öğrenci katkısı olarak alınacak katkı payları ve öğrenim ücretlerinin tespitine dair Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.
Buna göre, yeni eğitim öğretim yılında üniversitelerde öğrenim görecek öğrencilerden birinci öğretim ve açık öğretimde katkı payı tutarları ile ikinci öğretim ve uzaktan öğretim öğrencilerinin öğrenim ücretlerine bu yıl da zam yapılmayacak. Öğrencilerin katkı payı miktarları en son 2010 yılındaki Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenmişti.
2012-2013 eğitim döneminden itibaren, üniversiteyi süresi içinde tamamlayan öğrencilerden alınan harçlar kaldırılmıştı. Üniversite öğrenimini, süresi içinde tamamlayamayan öğrencilerden öngörülen katkı payının yanı sıra, artırımlı katkı payı alınması düzenlemesi ise bu yılın haziran ayında Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlükten kaldırılmıştı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Üniversitelerde birinci öğretim ve açık öğretimde katkı payı tutarları ile ikinci öğretim ve uzaktan öğretim öğrencilerinin öğrenim ücretlerine bu yıl da zam yapılmayacak.
2015-2016 eğitim-öğretim yılında yükseköğretim kurumlarında cari hizmet maliyetlerine öğrenci katkısı olarak alınacak katkı payları ve öğrenim ücretlerinin tespitine dair Bakanlar Kurulu Kararı, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı.
Buna göre, yeni eğitim öğretim yılında üniversitelerde öğrenim görecek öğrencilerden birinci öğretim ve açık öğretimde katkı payı tutarları ile ikinci öğretim ve uzaktan öğretim öğrencilerinin öğrenim ücretlerine bu yıl da zam yapılmayacak. Öğrencilerin katkı payı miktarları en son 2010 yılındaki Bakanlar Kurulu kararıyla belirlenmişti.
2012-2013 eğitim döneminden itibaren, üniversiteyi süresi içinde tamamlayan öğrencilerden alınan harçlar kaldırılmıştı. Üniversite öğrenimini, süresi içinde tamamlayamayan öğrencilerden öngörülen katkı payının yanı sıra, artırımlı katkı payı alınması düzenlemesi ise bu yılın haziran ayında Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile yürürlükten kaldırılmıştı.
Son Güncelleme: Salı, 25 Ağustos 2015 12:13
Gösterim: 1315
Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün alınacak. Adaylar, e-Devlet şifresiyle tercih işlemlerini yapabilecekler.
Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün başlıyor.
2015-2016 öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvurmuş adaylar tercih işlemlerini 25-30 Ağustos tarihleri arasında yapabilecekler. Adaylar, e-Devlet şifresiyle https://yoksis.yok.gov.tr/BTS internet adresinden işlemlerini tamamlayabilirler.
Adayların Dikkatine;
Tercih sistemi bugün saat 14.30’da açılacaktır.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün alınacak. Adaylar, e-Devlet şifresiyle tercih işlemlerini yapabilecekler.
Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün başlıyor.
2015-2016 öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvurmuş adaylar tercih işlemlerini 25-30 Ağustos tarihleri arasında yapabilecekler. Adaylar, e-Devlet şifresiyle https://yoksis.yok.gov.tr/BTS internet adresinden işlemlerini tamamlayabilirler.
Adayların Dikkatine;
Tercih sistemi bugün saat 14.30’da açılacaktır.
Son Güncelleme: Salı, 25 Ağustos 2015 10:40
Gösterim: 1615
Cumhurbaşkanı Erdoğan, YÖK üyeliğine Prof. Dr. Er'in Üniversitelerarası Kurulca yapılan seçimini onayladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Genel Kurul üyeliğine Prof. Dr. Rahmi Er'in seçilmesini onayladığı bildirildi.
Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada Erdoğan'ın, Prof. Dr. İzzet Özgenç'in istifası nedeniyle boşalan YÖK üyeliğine, Prof. Dr. Rahmi Er'in Üniversitelerarası Kurulca yapılan seçimini, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 6'ncı maddesinin b/5 bendi gereğince onayladığı kaydedildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, YÖK üyeliğine Prof. Dr. Er'in Üniversitelerarası Kurulca yapılan seçimini onayladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Genel Kurul üyeliğine Prof. Dr. Rahmi Er'in seçilmesini onayladığı bildirildi.
Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada Erdoğan'ın, Prof. Dr. İzzet Özgenç'in istifası nedeniyle boşalan YÖK üyeliğine, Prof. Dr. Rahmi Er'in Üniversitelerarası Kurulca yapılan seçimini, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 6'ncı maddesinin b/5 bendi gereğince onayladığı kaydedildi.
Son Güncelleme: Salı, 25 Ağustos 2015 11:33
Gösterim: 1190
Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal, yükseköğretimde ciddi boyutlardaki yurt açığı sorununa çözüm olarak “yap-kirala” modelini önerdi.
Türkiye’de 200’e yakın üniversite yaklaşık 800 bini yeni kayıt 6 milyon dolayındaki öğrenci ile 2015-2016 eğitim öğretim yılına hazırlanırken, gençleri bekleyen ciddi sorunların başında barınma geliyor.
Yükseköğretimdeki öğrenci sayısının ancak yüzde 7’sine denk gelen yurt kapasitesi nedeniyle yaşanan bu soruna, Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal’dan radikal bir çözüm önerisi geldi. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusunu aşan öğrenci sayısına karşılık yurtlardaki toplam barınma kapasitesinin 430 bin kişi dolayında olduğuna işaret eden Ünal, bu açığın “yap-kirala” modeli ile kapatılabileceğini bildirdi.
Ankara’da yeni yurt projeleri hayata geçirilmeli
Ankara'da halen 18 üniversite ve 272 bin 742 öğrenci bulunduğunu belirten Ünal, yurt kapasitesinin ise son derece düşük kaldığına işaret ederek şunları söyledi:
“Bu yıl 800 bine yakın öğrenci üniversitelere kaydoldu. Bunların yaklaşık 55 bini Ankara’daki üniversitelerde okuyacak, önemli bir bölümü de Ankara dışından gelecek. Ankara’da Yurt-Kur’a bağlı 33 yurdun kapasitesi ile bu öğrencilerin barınma ihtiyacının karşılanması imkânsız. Özel yurtlar da sayıca yetersiz ve yüksek fiyat nedeniyle dolmuyor. Ankara'da ciddi bir yurt açığı var. Özellikle Hacettepe, ODTÜ, Bilkent, Başkent ve Çankaya Üniversiteleri gibi Eskişehir Yolu üzerinde sıralanmış üniversitelerde okuyan öğrenciler için yurt sorunu çok büyük boyutlarda. Buralarda yeni yurt projeleri hayata geçirilmelidir.”
Yap-kirala modeli uygulanabilir
Ünal, kamu-özel işbirliğiyle sağlık tesislerinin “yap-kirala-devret” modeliyle özel sektöre yaptırılmasına yönelik yasanın yürürlüğe girdiğini, “şehir hastanelerinde” kullanılan bu modelle yapılan tesislerin 30 yıllığına yüklenici özel firmaya kiralanacağını, bu sürenin sonunda çalışır vaziyette Sağlık Bakanlığı'na devredileceğini belirtti. Yurt sorununun çözümünde de benzer bir model kullanılabileceğini belirten Ünal, “Yap-sat değil, yap-kirala modeli uygulanabilir” dedi. Ünal, bu yolla hem açığın kapatılacağını, hem de gençlere güvenli ve konforlu barınma imkânı sağlanacağını belirtti.
Özel teşebbüslerin de devlet desteği beklemeksizin özellikle öğrencilere yönelik konsept projeler geliştirmek suretiyle yap kirala modeliyle uzun vadeli kazançlar sağlayabileceğini ifade eden Ünal, “Özelikle Ankara öğrenci yoğunluğunun Eskişehir yolu göz önüne alındığında Bağlıca, Yapracık, Ümitköy ve Yaşamkent bölgelerinde bu tarz yapılara ilgi gösterilmeli” dedi.
Yurtlarda tüm yaşamsal ihtiyaçlar karşılanmalı
Ünal, yurtlarının gerekli yaşam koşulları ve sosyal imkânlardan da yoksun olduğunu, yurtlarda barınma imkânı bulamayan milyonlarca öğrencinin ise ortak kiralama yoluyla, asgari yaşam koşullarından yoksun evlere yüksek kiralar ödediğini, öğrenci semtlerinde kiraların aşırı yükseldiğini anlattı. Sağlıklı eğitimin, sağlıklı koşullarda barınma ile olacağını vurgulayan Ünal, “Çocuklarını başka şehre yollayan aileler ciddi endişe taşıyor. Gelişmiş ülkelerdeki yurtlarda aşağıda çamaşırhanesi, restoranı, sosyal imkânları her şey mevcut. Ama bizde hem sayı yetersiz, hem bu imkânlar yok. Öğrencinin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek imkânlar olmalı. Yurtlar çok sayıda öğrenci konaklatacak şekilde planlanırsa maliyetler de düşer” diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal, yükseköğretimde ciddi boyutlardaki yurt açığı sorununa çözüm olarak “yap-kirala” modelini önerdi.
Türkiye’de 200’e yakın üniversite yaklaşık 800 bini yeni kayıt 6 milyon dolayındaki öğrenci ile 2015-2016 eğitim öğretim yılına hazırlanırken, gençleri bekleyen ciddi sorunların başında barınma geliyor.
Yükseköğretimdeki öğrenci sayısının ancak yüzde 7’sine denk gelen yurt kapasitesi nedeniyle yaşanan bu soruna, Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal’dan radikal bir çözüm önerisi geldi. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusunu aşan öğrenci sayısına karşılık yurtlardaki toplam barınma kapasitesinin 430 bin kişi dolayında olduğuna işaret eden Ünal, bu açığın “yap-kirala” modeli ile kapatılabileceğini bildirdi.
Ankara’da yeni yurt projeleri hayata geçirilmeli
Ankara'da halen 18 üniversite ve 272 bin 742 öğrenci bulunduğunu belirten Ünal, yurt kapasitesinin ise son derece düşük kaldığına işaret ederek şunları söyledi:
“Bu yıl 800 bine yakın öğrenci üniversitelere kaydoldu. Bunların yaklaşık 55 bini Ankara’daki üniversitelerde okuyacak, önemli bir bölümü de Ankara dışından gelecek. Ankara’da Yurt-Kur’a bağlı 33 yurdun kapasitesi ile bu öğrencilerin barınma ihtiyacının karşılanması imkânsız. Özel yurtlar da sayıca yetersiz ve yüksek fiyat nedeniyle dolmuyor. Ankara'da ciddi bir yurt açığı var. Özellikle Hacettepe, ODTÜ, Bilkent, Başkent ve Çankaya Üniversiteleri gibi Eskişehir Yolu üzerinde sıralanmış üniversitelerde okuyan öğrenciler için yurt sorunu çok büyük boyutlarda. Buralarda yeni yurt projeleri hayata geçirilmelidir.”
Yap-kirala modeli uygulanabilir
Ünal, kamu-özel işbirliğiyle sağlık tesislerinin “yap-kirala-devret” modeliyle özel sektöre yaptırılmasına yönelik yasanın yürürlüğe girdiğini, “şehir hastanelerinde” kullanılan bu modelle yapılan tesislerin 30 yıllığına yüklenici özel firmaya kiralanacağını, bu sürenin sonunda çalışır vaziyette Sağlık Bakanlığı'na devredileceğini belirtti. Yurt sorununun çözümünde de benzer bir model kullanılabileceğini belirten Ünal, “Yap-sat değil, yap-kirala modeli uygulanabilir” dedi. Ünal, bu yolla hem açığın kapatılacağını, hem de gençlere güvenli ve konforlu barınma imkânı sağlanacağını belirtti.
Özel teşebbüslerin de devlet desteği beklemeksizin özellikle öğrencilere yönelik konsept projeler geliştirmek suretiyle yap kirala modeliyle uzun vadeli kazançlar sağlayabileceğini ifade eden Ünal, “Özelikle Ankara öğrenci yoğunluğunun Eskişehir yolu göz önüne alındığında Bağlıca, Yapracık, Ümitköy ve Yaşamkent bölgelerinde bu tarz yapılara ilgi gösterilmeli” dedi.
Yurtlarda tüm yaşamsal ihtiyaçlar karşılanmalı
Ünal, yurtlarının gerekli yaşam koşulları ve sosyal imkânlardan da yoksun olduğunu, yurtlarda barınma imkânı bulamayan milyonlarca öğrencinin ise ortak kiralama yoluyla, asgari yaşam koşullarından yoksun evlere yüksek kiralar ödediğini, öğrenci semtlerinde kiraların aşırı yükseldiğini anlattı. Sağlıklı eğitimin, sağlıklı koşullarda barınma ile olacağını vurgulayan Ünal, “Çocuklarını başka şehre yollayan aileler ciddi endişe taşıyor. Gelişmiş ülkelerdeki yurtlarda aşağıda çamaşırhanesi, restoranı, sosyal imkânları her şey mevcut. Ama bizde hem sayı yetersiz, hem bu imkânlar yok. Öğrencinin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek imkânlar olmalı. Yurtlar çok sayıda öğrenci konaklatacak şekilde planlanırsa maliyetler de düşer” diye konuştu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 24 Ağustos 2015 10:57
Gösterim: 1088