Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) kapsamında tercih yapmamış veya ilçesinden uzakta, kendi belirlediği 3 ilçenin dışında herhangi bir okula yerleşen çocukları, adreslerine yakın okula taşımak istediklerini ifade ederek, "Tercihlerinin dışında bir okula yerleştirilen, hiç tercih yapmayan çocuklar için velilerimiz, bulundukları ilçelerdeki komisyonlara müracaat edecek. Komisyon dilekçeleri değerlendirecek, bayramdan sonraki hafta da bize gönderecek. Biz de çocukların kayıtlarını gerçekleştireceğiz" dedi.

Muammer Yıldız, Anadolu Ajansı İstanbul Bölge Müdür Vekili Sabri Çelebioğlu'nu ziyaretinde gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 

TEOG puanı bulunan 1 milyon 291 bin öğrencinin 8'inci sınıftan 9'uncu sınıfa geçtiğini belirten Yıldız, başarılı bir uygulamayla öğrencilerin okullara yerleştirildiğini söyledi.

Başlangıçta yapılan yerleştirmenin ardından bazı öğrencilerin nakil olmak istediğini ve bu sürecin 5 hafta devam ettiği anlatan Yıldız, şöyle devam etti:

"Geçen hafta itibarıyla tamamlanmış oldu. Özel öğretim kurumlarına giden çocuklardan dolayı sistemde şu anda 18 bin civarında kontenjan açığı var. Nakil yönetmeliği değişti. Bugün itibarıyla bundan sonraki süreçte 9, 10, 11, 12'nci sınıflar için de nakil süreci işliyor. Geçen yıl yönetmeliğe göre ayda 1 defa nakil butonu çalışıyordu ama yeni yönetmeliğe göre çocuklar pazartesi, salı, çarşamba, perşembe günleri tercihlerini yapıyor. Tercihlerini yapabilmeleri için sisteme girmeleri yeterli. Tabii talep ettikleri okulun da kontenjanı olması gerekiyor. Cuma günü sistem nakilleri gerçekleştiriyor. İstediği okula nakli alınan öğrenci eğitim-öğretime orada devam edecek. Nakil süreci sistem bütünlüğü içerisinde eğitim-öğretim devam ettiği sürece her hafta itibarıyla olacak."

Yıldız, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 9. sınıflar için "İlk hafta, nakil sürecinden dolayı devamsızlıktan sayılmayacak" şeklinde genelgesi bulunduğunu hatırlatarak, "İkinci haftadan itibaren çocukların okullarına devam etmesi gerekiyor. 'Ben şu okula gitmek istiyorum' diyebilir ancak kaydının olduğu okula da devam etmesi esastır. Devam etmediği müddetçe devamsız sayılacak" diye konuştu.

- "Tercihte bulunmayan çocuklar da sistem tarafından yerleştiriliyor"

Zorunlu eğitim kapsamında TEOG puanı olan her çocuğun yerleştirilmesinin esas alındığına değinen Yıldız, şunları söyledi: 

"Azınlık cemaatlerinin kendine ait okulları var. Çocuk zaten 8. sınıfa orada kayıtlı ve orada devam edecek ancak sistem içerisinde gördüğümüz için yerleştirme yapıldı ve imam hatip liselerine yerleşen çocuklar da oldu. Bu, bakanlığın farklı bir niyetinden kaynaklanmıyor, sadece sistemde tercihte bulunmayan çocuklar da sistem tarafından yerleştiriliyor. Hristiyan, Musevi çocuğun imam hatibe yerleşmesi, sistemin yeni oluşundan ve öğrencilerin tercih yapmamasından kaynaklanıyor. Zaten bu tür durumların oluştuğu İstanbul'daki bazı cemaat mensupları, sistem açılır açılmaz birinci hafta çocukların nakillerini alabildiğini söyledi."

İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, çocukların bir kısmının tercih yapmadığını, bir kısmının da tercih dışına yerleştiğini dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Dünkü genelgeyle bu durumda olan çocukların kayıtlarının adreslerine en yakın okula yapılabilmesi için illerde, ilçelerde oluşturulacak komisyonlara yetki verildi. Tercih yapmamış veya ilçesinden uzakta, kendi belirlediği 3 ilçenin dışında herhangi bir okula yerleşen çocuklarımızı adreslerine yakın okula taşımak istiyoruz. Özellikle meslek lisesi, mesleki eğitim, imam hatip liseleri ve çok programlı liseler var. Bir ilçede komisyon bu çocukları yerleştirirken, bu okul türlerine yerleştirebilecek. Sosyal bilimler, fen liseleri ve anadolu liseleri bu grubun dışında yer alıyor. İllere verilen yetki devrinde bir çocuk istese de anadolu lisesine kaydını yapamıyoruz çünkü anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler liseleri hala bu anlamda nakil sürecinde bunları yapabilir.

Belli bir dilekçe formatı oluşturduk. Çocuklarının nakil olmasını isteyen veliler, ilçelere müracaat edecek. Tercihlerinin dışında bir okula yerleştirilen, hiç tercih yapmayan çocuklar için velilerimiz, bulundukları ilçelere gidip, ilçelerdeki formu doldurup, TEOG sonuçları, başlangıçtaki tercihlerini de ek bir dosyaya koyarak, müracaat edebilir. Komisyon dilekçeleri değerlendirecek, bayramdan sonraki hafta da bize gönderecek. Biz de çocukların kayıtlarını gerçekleştireceğiz."

- "İstanbul'da da destek aldığı halde yerleşemeyen öğrencilerimiz var"

Muammer Yıldız, özel eğitim kurumlarına birinci yerleştirmenin yapıldığını ve ikinci yerleştirmenin sonuçlarının alındığını hatırlatarak, "İstanbul'da da destek aldığı halde yapmış olduğu tercihler itibarıyla bir özel eğitim kurumlarına yerleşemeyen öğrencilerimiz var. Bu konuda bakanlık çalışma yapıyor. Bu durumda olan öğrenciler için yeni bir tercih hakkı da verilebilir veya başka bir düzenleme de olabilir. Bana gelen talepler bu yönde" ifadelerini kullandı.

> TEOG nakilleri komisyonlara havale edildi

İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) kapsamında tercih yapmamış veya ilçesinden uzakta, kendi belirlediği 3 ilçenin dışında herhangi bir okula yerleşen çocukları, adreslerine yakın okula taşımak istediklerini ifade ederek, "Tercihlerinin dışında bir okula yerleştirilen, hiç tercih yapmayan çocuklar için velilerimiz, bulundukları ilçelerdeki komisyonlara müracaat edecek. Komisyon dilekçeleri değerlendirecek, bayramdan sonraki hafta da bize gönderecek. Biz de çocukların kayıtlarını gerçekleştireceğiz" dedi.

Muammer Yıldız, Anadolu Ajansı İstanbul Bölge Müdür Vekili Sabri Çelebioğlu'nu ziyaretinde gündeme ilişkin soruları yanıtladı. 

TEOG puanı bulunan 1 milyon 291 bin öğrencinin 8'inci sınıftan 9'uncu sınıfa geçtiğini belirten Yıldız, başarılı bir uygulamayla öğrencilerin okullara yerleştirildiğini söyledi.

Başlangıçta yapılan yerleştirmenin ardından bazı öğrencilerin nakil olmak istediğini ve bu sürecin 5 hafta devam ettiği anlatan Yıldız, şöyle devam etti:

"Geçen hafta itibarıyla tamamlanmış oldu. Özel öğretim kurumlarına giden çocuklardan dolayı sistemde şu anda 18 bin civarında kontenjan açığı var. Nakil yönetmeliği değişti. Bugün itibarıyla bundan sonraki süreçte 9, 10, 11, 12'nci sınıflar için de nakil süreci işliyor. Geçen yıl yönetmeliğe göre ayda 1 defa nakil butonu çalışıyordu ama yeni yönetmeliğe göre çocuklar pazartesi, salı, çarşamba, perşembe günleri tercihlerini yapıyor. Tercihlerini yapabilmeleri için sisteme girmeleri yeterli. Tabii talep ettikleri okulun da kontenjanı olması gerekiyor. Cuma günü sistem nakilleri gerçekleştiriyor. İstediği okula nakli alınan öğrenci eğitim-öğretime orada devam edecek. Nakil süreci sistem bütünlüğü içerisinde eğitim-öğretim devam ettiği sürece her hafta itibarıyla olacak."

Yıldız, Milli Eğitim Bakanlığı'nın 9. sınıflar için "İlk hafta, nakil sürecinden dolayı devamsızlıktan sayılmayacak" şeklinde genelgesi bulunduğunu hatırlatarak, "İkinci haftadan itibaren çocukların okullarına devam etmesi gerekiyor. 'Ben şu okula gitmek istiyorum' diyebilir ancak kaydının olduğu okula da devam etmesi esastır. Devam etmediği müddetçe devamsız sayılacak" diye konuştu.

- "Tercihte bulunmayan çocuklar da sistem tarafından yerleştiriliyor"

Zorunlu eğitim kapsamında TEOG puanı olan her çocuğun yerleştirilmesinin esas alındığına değinen Yıldız, şunları söyledi: 

"Azınlık cemaatlerinin kendine ait okulları var. Çocuk zaten 8. sınıfa orada kayıtlı ve orada devam edecek ancak sistem içerisinde gördüğümüz için yerleştirme yapıldı ve imam hatip liselerine yerleşen çocuklar da oldu. Bu, bakanlığın farklı bir niyetinden kaynaklanmıyor, sadece sistemde tercihte bulunmayan çocuklar da sistem tarafından yerleştiriliyor. Hristiyan, Musevi çocuğun imam hatibe yerleşmesi, sistemin yeni oluşundan ve öğrencilerin tercih yapmamasından kaynaklanıyor. Zaten bu tür durumların oluştuğu İstanbul'daki bazı cemaat mensupları, sistem açılır açılmaz birinci hafta çocukların nakillerini alabildiğini söyledi."

İstanbul Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıldız, çocukların bir kısmının tercih yapmadığını, bir kısmının da tercih dışına yerleştiğini dile getirerek, şu bilgileri verdi:

"Dünkü genelgeyle bu durumda olan çocukların kayıtlarının adreslerine en yakın okula yapılabilmesi için illerde, ilçelerde oluşturulacak komisyonlara yetki verildi. Tercih yapmamış veya ilçesinden uzakta, kendi belirlediği 3 ilçenin dışında herhangi bir okula yerleşen çocuklarımızı adreslerine yakın okula taşımak istiyoruz. Özellikle meslek lisesi, mesleki eğitim, imam hatip liseleri ve çok programlı liseler var. Bir ilçede komisyon bu çocukları yerleştirirken, bu okul türlerine yerleştirebilecek. Sosyal bilimler, fen liseleri ve anadolu liseleri bu grubun dışında yer alıyor. İllere verilen yetki devrinde bir çocuk istese de anadolu lisesine kaydını yapamıyoruz çünkü anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler liseleri hala bu anlamda nakil sürecinde bunları yapabilir.

Belli bir dilekçe formatı oluşturduk. Çocuklarının nakil olmasını isteyen veliler, ilçelere müracaat edecek. Tercihlerinin dışında bir okula yerleştirilen, hiç tercih yapmayan çocuklar için velilerimiz, bulundukları ilçelere gidip, ilçelerdeki formu doldurup, TEOG sonuçları, başlangıçtaki tercihlerini de ek bir dosyaya koyarak, müracaat edebilir. Komisyon dilekçeleri değerlendirecek, bayramdan sonraki hafta da bize gönderecek. Biz de çocukların kayıtlarını gerçekleştireceğiz."

- "İstanbul'da da destek aldığı halde yerleşemeyen öğrencilerimiz var"

Muammer Yıldız, özel eğitim kurumlarına birinci yerleştirmenin yapıldığını ve ikinci yerleştirmenin sonuçlarının alındığını hatırlatarak, "İstanbul'da da destek aldığı halde yapmış olduğu tercihler itibarıyla bir özel eğitim kurumlarına yerleşemeyen öğrencilerimiz var. Bu konuda bakanlık çalışma yapıyor. Bu durumda olan öğrenciler için yeni bir tercih hakkı da verilebilir veya başka bir düzenleme de olabilir. Bana gelen talepler bu yönde" ifadelerini kullandı.

Son Güncelleme: Çarşamba, 01 Ekim 2014 20:29

Gösterim: 2454

Türkiye Barolar Birliği, “Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik”te yapılan değişikliğe, Danıştay 8’inci Dairesinde yürütmenin durdurulması istemiyle iptal davası açtı.

Barolar Birliğinden yapılan yazılı açıklamada, yönetmelik değişikliğiyle "din ve vicdan hürriyetine ilişkin korumanın dışına çıkılarak dini ve ideolojik kavramlar üzerinden çocuklar arasında ayrımcılık yapıldığı, çocuğun yüksek menfaati gözetilmeden kamu gücü kullanılarak Anayasa'ya aykırılık yaratıldığı" savunuldu.

Düzenlemenin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'na ve yasal mevzuata da aykırı olduğu öne sürülen açıklamada, "Türkiye Barolar Birliği tarafından açılan bu dava, örtünme özgürlüğüne karşı bir duruş olmayıp; örtünmeme özgürlüğünü korumaya yönelik bir adımdır. Türbana karşı bir duruş değil, türbanın 9 yaşa indirilmesine karşı bir çıkıştır" denildi.

"9 yaşındaki bir çocuğun özgür iradesini kullanarak tüm yaşamını etkileyebilecek önemli kararlar verebilmesinin mümkün olmadığı" ifade edilen açıklamada, aksinin kabulünün rüşt yaşının 9'a çekilerek bu yaştaki çocuklara ülkeyi yönetme sorumluluğunun da verilebileceği şeklinde bir "çarpık" mantığın da kabulü sonucunu doğuracağı kaydedildi.

Açıklamada, "Türkiye Barolar Birliği olarak, gözlenen kayıtsızlığın devamı halinde bundan sonraki adımın kız-erkek okullarıyla toplu taşıma araçlarında kadın-erkek ayrımına gelebileceği hususunu kamuoyunun dikkatlerine saygılarımızla sunuyoruz" görüşü savunuldu.

> Türkiye Barolar Birliği’nden de başörtüsüne dava

Türkiye Barolar Birliği, “Milli Eğitim Bakanlığı’na Bağlı Okul Öğrencilerinin Kılık ve Kıyafetlerine Dair Yönetmelik”te yapılan değişikliğe, Danıştay 8’inci Dairesinde yürütmenin durdurulması istemiyle iptal davası açtı.

Barolar Birliğinden yapılan yazılı açıklamada, yönetmelik değişikliğiyle "din ve vicdan hürriyetine ilişkin korumanın dışına çıkılarak dini ve ideolojik kavramlar üzerinden çocuklar arasında ayrımcılık yapıldığı, çocuğun yüksek menfaati gözetilmeden kamu gücü kullanılarak Anayasa'ya aykırılık yaratıldığı" savunuldu.

Düzenlemenin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu'na ve yasal mevzuata da aykırı olduğu öne sürülen açıklamada, "Türkiye Barolar Birliği tarafından açılan bu dava, örtünme özgürlüğüne karşı bir duruş olmayıp; örtünmeme özgürlüğünü korumaya yönelik bir adımdır. Türbana karşı bir duruş değil, türbanın 9 yaşa indirilmesine karşı bir çıkıştır" denildi.

"9 yaşındaki bir çocuğun özgür iradesini kullanarak tüm yaşamını etkileyebilecek önemli kararlar verebilmesinin mümkün olmadığı" ifade edilen açıklamada, aksinin kabulünün rüşt yaşının 9'a çekilerek bu yaştaki çocuklara ülkeyi yönetme sorumluluğunun da verilebileceği şeklinde bir "çarpık" mantığın da kabulü sonucunu doğuracağı kaydedildi.

Açıklamada, "Türkiye Barolar Birliği olarak, gözlenen kayıtsızlığın devamı halinde bundan sonraki adımın kız-erkek okullarıyla toplu taşıma araçlarında kadın-erkek ayrımına gelebileceği hususunu kamuoyunun dikkatlerine saygılarımızla sunuyoruz" görüşü savunuldu.

Son Güncelleme: Çarşamba, 01 Ekim 2014 18:11

Gösterim: 1957

Başbakan Davutoğlu, “Üniversite kadrolarının durumlarını iyileştirmek için çalışmalarımız sürüyor. En kısa zamanda yükseköğrenimde maaşlarda hissedilir bir artışın müjdesini de vereceğiz.” açıklamasında bulundu.

Başbakan Davutoğlu, televizyonlarda yayınlanan "Yeni Türkiye Yolunda" konuşmasında hükümetin eğitim alanındaki çalışmalarına değindi.

Başbakan Davutoğlu, "Çok zengin bir coğrafyada yaşıyoruz ve genç bir nüfusumuz var. Bu büyük potansiyeli, bu büyük enerjiyi, iç çekişmelerle tüketmek yerine, 2023 vizyonu çerçevesinde belirlediğimiz hedeflere yönelteceğiz" ifadesini kullandı.

Önce insan yetiştireceklerini, en çok ve en önce insana yatırım yapacaklarını vurgulayan Davutoğlu, ''Yeni Türkiye''yi ahlaklı, dürüst, bilgili, donanımlı, sorumluluk almaktan, inisiyatif kullanmaktan kaçmayan yeni nesillerle geleceğe taşıyacaklarını, onlara en iyi seviyede eğitim imkanları sağlayabilmek adına hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaklarını aktardı.

Davutoğlu, iki hafta önce yeni eğitim öğretim yılını bu umut ve kararlılıkla açtıklarına işaret ederek, 20 milyonu aşkın öğrencinin yeni bir heyecanla ve yine büyük beklentilerle ders başı yaptıklarını söyledi.

"Tek tek her çocuğumuza yeni umutlar verecek, nerede yaşıyor olurlarsa olsunlar hepsine çok daha ileri hedefler göstereceğiz" diyen Davutoğlu, hükümetleri döneminde eğitimin bütçeden aldığı payı en üst düzeye çıkardıklarını vurguladı.

"Eğitim için yapmamız gereken neyse bihakkın yapacağız, eksiklerimiz neyse gidereceğiz, ideal seviyeyi mutlaka yakalayacağız" ifadesini kullanan Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bugün okullarımızda 21. yüzyılın ikinci çeyreğinde her alanda Türkiye'nin sorumluluğunu taşıyacak olan, Türkiye'yi yönetecek olan nesilleri yetiştiriyoruz.

Bu eğitim öğretim yılına 40 bin yeni öğretmenimizin görev yerlerine atamalarını gerçekleştirerek başladık, bu katılımla birlikte toplam öğretmen sayımız 853 bine yükselmiş oldu. Biliyorum, üniversite hocalarımız, akademi dünyası benden güzel bir haber bekliyor. Hiç merak etmeyin. Üniversite kadrolarının durumlarını iyileştirmek için çalışmalarımız sürüyor. En kısa zamanda yükseköğrenimde maaşlarda hissedilir bir artışın müjdesini de vereceğiz.

Bu vesileyle tüm eğitim camiamıza, öğretmenlerimize, öğrencilerimize, velilerimize yeni eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını diliyor, bütün öğretmenlerimizi bir öğretmen olarak muhabbetle kucaklıyorum."

> Başbakan’dan akademisyenlere zam müjdesi

Başbakan Davutoğlu, “Üniversite kadrolarının durumlarını iyileştirmek için çalışmalarımız sürüyor. En kısa zamanda yükseköğrenimde maaşlarda hissedilir bir artışın müjdesini de vereceğiz.” açıklamasında bulundu.

Başbakan Davutoğlu, televizyonlarda yayınlanan "Yeni Türkiye Yolunda" konuşmasında hükümetin eğitim alanındaki çalışmalarına değindi.

Başbakan Davutoğlu, "Çok zengin bir coğrafyada yaşıyoruz ve genç bir nüfusumuz var. Bu büyük potansiyeli, bu büyük enerjiyi, iç çekişmelerle tüketmek yerine, 2023 vizyonu çerçevesinde belirlediğimiz hedeflere yönelteceğiz" ifadesini kullandı.

Önce insan yetiştireceklerini, en çok ve en önce insana yatırım yapacaklarını vurgulayan Davutoğlu, ''Yeni Türkiye''yi ahlaklı, dürüst, bilgili, donanımlı, sorumluluk almaktan, inisiyatif kullanmaktan kaçmayan yeni nesillerle geleceğe taşıyacaklarını, onlara en iyi seviyede eğitim imkanları sağlayabilmek adına hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaklarını aktardı.

Davutoğlu, iki hafta önce yeni eğitim öğretim yılını bu umut ve kararlılıkla açtıklarına işaret ederek, 20 milyonu aşkın öğrencinin yeni bir heyecanla ve yine büyük beklentilerle ders başı yaptıklarını söyledi.

"Tek tek her çocuğumuza yeni umutlar verecek, nerede yaşıyor olurlarsa olsunlar hepsine çok daha ileri hedefler göstereceğiz" diyen Davutoğlu, hükümetleri döneminde eğitimin bütçeden aldığı payı en üst düzeye çıkardıklarını vurguladı.

"Eğitim için yapmamız gereken neyse bihakkın yapacağız, eksiklerimiz neyse gidereceğiz, ideal seviyeyi mutlaka yakalayacağız" ifadesini kullanan Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bugün okullarımızda 21. yüzyılın ikinci çeyreğinde her alanda Türkiye'nin sorumluluğunu taşıyacak olan, Türkiye'yi yönetecek olan nesilleri yetiştiriyoruz.

Bu eğitim öğretim yılına 40 bin yeni öğretmenimizin görev yerlerine atamalarını gerçekleştirerek başladık, bu katılımla birlikte toplam öğretmen sayımız 853 bine yükselmiş oldu. Biliyorum, üniversite hocalarımız, akademi dünyası benden güzel bir haber bekliyor. Hiç merak etmeyin. Üniversite kadrolarının durumlarını iyileştirmek için çalışmalarımız sürüyor. En kısa zamanda yükseköğrenimde maaşlarda hissedilir bir artışın müjdesini de vereceğiz.

Bu vesileyle tüm eğitim camiamıza, öğretmenlerimize, öğrencilerimize, velilerimize yeni eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını diliyor, bütün öğretmenlerimizi bir öğretmen olarak muhabbetle kucaklıyorum."

Son Güncelleme: Çarşamba, 01 Ekim 2014 10:03

Gösterim: 1136

Adana'da, sınav giriş belgesindeki fotoğrafla saç rengi uyuşmadığı için KPSS'ye alınmayan öğretmen adayı Pelin Derya Çetinkaya hakkında "resmi belgede sahtecilik" iddiasıyla başlatılan soruşturmada, takipsizlik kararı verildi.

"Resmi belgede sahtecilik" iddiasıyla gözaltına alınıp, serbest bırakılan ve hakkında soruşturma başlatılan Çetinkaya için cumhuriyet savcısının, kimlik ve belgelerinin sahte olmadığı gerekçesiyle dosyaya takipsizlik kararı verdiği öğrenildi.

Adana Emniyet Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarınca düzenlenen raporda, "Şüpheliye ait kimlikte basılı bulunan soğuk mühür izinin belgedeki devamına ve izdüşümüne uygunluk sağladığının görüldüğü, belgedeki fotoğraf değişikliği yapıldığını gösterir nitelikte bulguya rastlanılmadığı" görüşüne yer verildi.

Fotoğraflar üzerinde incelemeyi olumsuz yönde etkileyecek herhangi bir deformasyonun bulunmadığının kaydedildiği takipsizlik kararında ise şu ifadeler kullanıldı:

"Uzmanlık raporu ve soruşturma evrakı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği hususunda ilgili kamu görevlilerinin somut hiçbir delille desteklenmeyen ortak kanaatleri doğrultusunda düzenledikleri tutanak dışında bir delil elde edilemediği anlaşılmakta, şüpheli hakkında yüklenen suçtan kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.''

Olay

Akdeniz Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü'nden mezun olduğunu ve Adnan Menderes Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde formasyon eğitimi aldığını bildiren Pelin Derya Çetinkaya, geçen yıl sarıya boyattığı saçıyla çekildiği fotoğrafla sınava başvurduğunu, daha sonra saçını kahverengiye boyattığını belirterek, 5 Temmuz'da yapılan KPSS'nin ikinci oturumuna, sınav giriş belgesinde yer alan fotoğraftaki saç renginin uyuşmaması gerekçesiyle alınmadığını iddia etmişti.

Ayrıca Çetinkaya, avukatı aracılığıyla da sınav görevlileri ve polisler hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.

> KPSS mağduru o öğretmen hakkında karar çıktı

Adana'da, sınav giriş belgesindeki fotoğrafla saç rengi uyuşmadığı için KPSS'ye alınmayan öğretmen adayı Pelin Derya Çetinkaya hakkında "resmi belgede sahtecilik" iddiasıyla başlatılan soruşturmada, takipsizlik kararı verildi.

"Resmi belgede sahtecilik" iddiasıyla gözaltına alınıp, serbest bırakılan ve hakkında soruşturma başlatılan Çetinkaya için cumhuriyet savcısının, kimlik ve belgelerinin sahte olmadığı gerekçesiyle dosyaya takipsizlik kararı verdiği öğrenildi.

Adana Emniyet Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarınca düzenlenen raporda, "Şüpheliye ait kimlikte basılı bulunan soğuk mühür izinin belgedeki devamına ve izdüşümüne uygunluk sağladığının görüldüğü, belgedeki fotoğraf değişikliği yapıldığını gösterir nitelikte bulguya rastlanılmadığı" görüşüne yer verildi.

Fotoğraflar üzerinde incelemeyi olumsuz yönde etkileyecek herhangi bir deformasyonun bulunmadığının kaydedildiği takipsizlik kararında ise şu ifadeler kullanıldı:

"Uzmanlık raporu ve soruşturma evrakı kapsamı birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği hususunda ilgili kamu görevlilerinin somut hiçbir delille desteklenmeyen ortak kanaatleri doğrultusunda düzenledikleri tutanak dışında bir delil elde edilemediği anlaşılmakta, şüpheli hakkında yüklenen suçtan kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiştir.''

Olay

Akdeniz Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü'nden mezun olduğunu ve Adnan Menderes Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde formasyon eğitimi aldığını bildiren Pelin Derya Çetinkaya, geçen yıl sarıya boyattığı saçıyla çekildiği fotoğrafla sınava başvurduğunu, daha sonra saçını kahverengiye boyattığını belirterek, 5 Temmuz'da yapılan KPSS'nin ikinci oturumuna, sınav giriş belgesinde yer alan fotoğraftaki saç renginin uyuşmaması gerekçesiyle alınmadığını iddia etmişti.

Ayrıca Çetinkaya, avukatı aracılığıyla da sınav görevlileri ve polisler hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.

Son Güncelleme: Çarşamba, 01 Ekim 2014 16:39

Gösterim: 1167

MEB, TEOG kapsamında, ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine en yakın okullara nakil ve geçişlerini 17 Ekim'e kadar yapacak.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) kapsamında, belirttiği 3 ilçe dışında ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine en yakın okullara nakil ve geçişlerini 17 Ekim'e kadar yapacak.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı imzasıyla illere gönderilen yazıda, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş sistemi kapsamında yapılan tercih, yerleştirme ve nakil işlemlerinin 2014 Yılı Ortaöğretim Kurumlarına Geçiş  Uygulaması Tercih ve Yerleştirme e-Kılavuzu ve Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği uyarınca yapıldığı anımsatıldı.

Bu kapsamda, bazı öğrencilerin tercihleri dışında ve ikamet adreslerine uzak okullara yerleştirildikleri ve bu durumdaki öğrencilerin nakil sürecinde de taleplerinin gerçekleşmediğinin anlaşıldığı belirtildi.

Yazıda, e-Kılavuzu hükümlerine göre tercih yapmayan veya B grubu tercihlerinde belirttiği 3 ilçe dışında ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine yakın ve tercihleri doğrultusunda aynı tür veya program kapsamındaki okullara nakil ve geçişlerin yapılmasının öğrencilerin okula erişimlerini kolaylaştıracağı ifade edildi.

Yazıya göre, bu çerçevede, nakil ve geçişler, öğrenci velilerinin, il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerindeki Öğrenci Yerleştirme ve Kayıt Komisyonlarına yazılı talebi doğrultusunda, ikamet adreslerine en yakın mesleki ve teknik Anadolu liselerine, Anadolu imam hatip liselerine veya çok programlı Anadolu liseleri bünyesindeki programlara yapılacak.

Nakiller, başvuranlar arasından puan üstünlüğü çerçevesinde okulların kontenjanlarını da dikkate alınarak dengeli bir şekilde Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre 17 Ekim'e kadar gerçekleştirilecek.

Bu çerçevede yapılacak nakil ve geçişler, 2014-2015 eğitim öğretim yılıyla sınırlı olacak.

> TEOG’la uzak okullara yerleşen öğrencilere nakil imkanı

MEB, TEOG kapsamında, ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine en yakın okullara nakil ve geçişlerini 17 Ekim'e kadar yapacak.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi (TEOG) kapsamında, belirttiği 3 ilçe dışında ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine en yakın okullara nakil ve geçişlerini 17 Ekim'e kadar yapacak.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı imzasıyla illere gönderilen yazıda, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş sistemi kapsamında yapılan tercih, yerleştirme ve nakil işlemlerinin 2014 Yılı Ortaöğretim Kurumlarına Geçiş  Uygulaması Tercih ve Yerleştirme e-Kılavuzu ve Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği uyarınca yapıldığı anımsatıldı.

Bu kapsamda, bazı öğrencilerin tercihleri dışında ve ikamet adreslerine uzak okullara yerleştirildikleri ve bu durumdaki öğrencilerin nakil sürecinde de taleplerinin gerçekleşmediğinin anlaşıldığı belirtildi.

Yazıda, e-Kılavuzu hükümlerine göre tercih yapmayan veya B grubu tercihlerinde belirttiği 3 ilçe dışında ikamet adreslerine uzak okullara sistem tarafından yerleştirilen veya bu sebeple açık liseye naklini alan öğrencilerin, adreslerine yakın ve tercihleri doğrultusunda aynı tür veya program kapsamındaki okullara nakil ve geçişlerin yapılmasının öğrencilerin okula erişimlerini kolaylaştıracağı ifade edildi.

Yazıya göre, bu çerçevede, nakil ve geçişler, öğrenci velilerinin, il veya ilçe milli eğitim müdürlüklerindeki Öğrenci Yerleştirme ve Kayıt Komisyonlarına yazılı talebi doğrultusunda, ikamet adreslerine en yakın mesleki ve teknik Anadolu liselerine, Anadolu imam hatip liselerine veya çok programlı Anadolu liseleri bünyesindeki programlara yapılacak.

Nakiller, başvuranlar arasından puan üstünlüğü çerçevesinde okulların kontenjanlarını da dikkate alınarak dengeli bir şekilde Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre 17 Ekim'e kadar gerçekleştirilecek.

Bu çerçevede yapılacak nakil ve geçişler, 2014-2015 eğitim öğretim yılıyla sınırlı olacak.

Son Güncelleme: Salı, 30 Eylül 2014 12:44

Gösterim: 1690


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.